30 Ağustos zaferini getiren Başkomutanlık meydan Muharebesi 26 Ağustos 1922'de Gazi Mareşal Mustafa Kemal komutasındaki Türk askerinin büyük taarruzu ile başlamıştı.
Yunan Başkomutanı Trikopis komutasındaki itilaf Devletlerinin işgalci kuvvetleri, dört gün süreyle, Dünyada benzeri görülmeyen bir taarruzla karşılaşınca canlarını kurtarmak için mevzilerini terk ederek kaçmaya başlamıştı. Çember içine alınan düşman kuvvetlerinin yurdumuzdan bir an önce atılması için Gazi Mustafa Kemal’in, 30 Ağustos’ta da “Ordular ilk hedefiniz Akdeniz’dir, ileri” komutunu alan kahraman Türk askeri, başlattığı yeni büyük bir taarruzla düşmanı kovalayarak 9 Eylül 1922'de İzmir’de denize dökmüş ve yurdumuzu düşman işgalinden de tamamen kurtarmıştı.
Hain düşmanın, haksız ve alçakça işgaline "dur" diyen ve kanımızın son damlasını akıtmadan yurdumuzu düşmana bırakmayacağımızı dünyaya bir kez daha ispatlayan bu büyük zaferin 94. yıl dönümünü şimdi, Atamıza şükran duygularımızla bayram yaparak kutluyoruz.
Bu Ülkeyi bizlere armağan eden büyük asker, büyük Devlet adamı Mustafa Kemal Atatürk’e bir kez daha teşekkür edip, sevgi ve saygı ile anarken, güzel vatanımızın bir daha böyle günler yaşamaması dileğiyle, “30 Ağustos Zafer bayramının 94. yıldönümü Türk ulusuna kutlu olsun.”diyorum.
Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk ikinci yıl, 30 Ağustos kutlamaları için şöyle bir kutlama mesajı yayınlamıştır; “Bilmeyen kalmamıştır ki: Ulusumuz, egemenliğini eline aldığı gün, en karanlık yoksulluğun, en derin uçurumun kıyısında idi. Bütün güçleri yıpranmış, bütün savunma araçları elinden alınmış, kutsal varlıkları saldırıya uğramış, pek acıklı bir durumda idi. Bütün bunları hiçe sayarak varlığını ve bağımsızlığını kurtarmaya karar verdi. Bu kararını başarıya ulaştırabilmek için kendine bir toplu davranış, bir belirli erek seçmesi gerekiyordu. Ulusun bütün varlığı ile, bütün inanıyla, canını dişine takarak o yolda birlikte yürümesi ve er geç başarıya ulaşması gerekti. İşte baylar o erek bu yerdi, burasıydı. Umulan ve istenen başarı, işte burada kazanılan zaferdi.” Yayınlanan bu mesajdan anlaşıldığı gibi o günün şartlarında imkansız sayılanı yapan yüreklerin olduğunu ve bizlerin çok borçlu olduğumuzu görmekteyiz. O nedenle ki günümüzde daha farkındalıklarımızın açık olarak yaşamamız, toprak ve millet aşkımızın daha fazla olmasını sağlayarak hedefler belirlemeliyiz.
Ve bilinmelidir ki bu büyük millet bugün yine zafer yazması gerekiyor ise zafer yazabilecek fertlere sahiptir. Büyük Komutanlar, büyük askerler, büyük devlet adamları bu milletin bağrında her zaman vardır.
Ne Mutlu Türküm Diyene…
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Kemal UYSAL
Zafer Bayramı
30 Ağustos zaferini getiren Başkomutanlık meydan Muharebesi 26 Ağustos 1922'de Gazi Mareşal Mustafa Kemal komutasındaki Türk askerinin büyük taarruzu ile başlamıştı.
Yunan Başkomutanı Trikopis komutasındaki itilaf Devletlerinin işgalci kuvvetleri, dört gün süreyle, Dünyada benzeri görülmeyen bir taarruzla karşılaşınca canlarını kurtarmak için mevzilerini terk ederek kaçmaya başlamıştı. Çember içine alınan düşman kuvvetlerinin yurdumuzdan bir an önce atılması için Gazi Mustafa Kemal’in, 30 Ağustos’ta da “Ordular ilk hedefiniz Akdeniz’dir, ileri” komutunu alan kahraman Türk askeri, başlattığı yeni büyük bir taarruzla düşmanı kovalayarak 9 Eylül 1922'de İzmir’de denize dökmüş ve yurdumuzu düşman işgalinden de tamamen kurtarmıştı.
Hain düşmanın, haksız ve alçakça işgaline "dur" diyen ve kanımızın son damlasını akıtmadan yurdumuzu düşmana bırakmayacağımızı dünyaya bir kez daha ispatlayan bu büyük zaferin 94. yıl dönümünü şimdi, Atamıza şükran duygularımızla bayram yaparak kutluyoruz.
Bu Ülkeyi bizlere armağan eden büyük asker, büyük Devlet adamı Mustafa Kemal Atatürk’e bir kez daha teşekkür edip, sevgi ve saygı ile anarken, güzel vatanımızın bir daha böyle günler yaşamaması dileğiyle, “30 Ağustos Zafer bayramının 94. yıldönümü Türk ulusuna kutlu olsun.”diyorum.
Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk ikinci yıl, 30 Ağustos kutlamaları için şöyle bir kutlama mesajı yayınlamıştır; “Bilmeyen kalmamıştır ki: Ulusumuz, egemenliğini eline aldığı gün, en karanlık yoksulluğun, en derin uçurumun kıyısında idi. Bütün güçleri yıpranmış, bütün savunma araçları elinden alınmış, kutsal varlıkları saldırıya uğramış, pek acıklı bir durumda idi. Bütün bunları hiçe sayarak varlığını ve bağımsızlığını kurtarmaya karar verdi. Bu kararını başarıya ulaştırabilmek için kendine bir toplu davranış, bir belirli erek seçmesi gerekiyordu. Ulusun bütün varlığı ile, bütün inanıyla, canını dişine takarak o yolda birlikte yürümesi ve er geç başarıya ulaşması gerekti. İşte baylar o erek bu yerdi, burasıydı. Umulan ve istenen başarı, işte burada kazanılan zaferdi.” Yayınlanan bu mesajdan anlaşıldığı gibi o günün şartlarında imkansız sayılanı yapan yüreklerin olduğunu ve bizlerin çok borçlu olduğumuzu görmekteyiz. O nedenle ki günümüzde daha farkındalıklarımızın açık olarak yaşamamız, toprak ve millet aşkımızın daha fazla olmasını sağlayarak hedefler belirlemeliyiz.
Ve bilinmelidir ki bu büyük millet bugün yine zafer yazması gerekiyor ise zafer yazabilecek fertlere sahiptir. Büyük Komutanlar, büyük askerler, büyük devlet adamları bu milletin bağrında her zaman vardır.
Ne Mutlu Türküm Diyene…