Hava Durumu

Arazi Politikaları İle Tersine Göç

Yazının Giriş Tarihi: 18.04.2018 13:42
Yazının Güncellenme Tarihi: 18.04.2018 13:42
 Sanayi İnkılabı ile başlayan kırsal kesimden kente göç, devam etmektedir. Kentler ise, hala bu göçe hazır değillerdir. Tersine göç fikrinin uygulamaya geçirilmesi, ülkemizi bu çıkmazdan çıkaracaktır.

Toplumsal değişimin bir sonucu olan göç, “iktisadi, sosyal ve siyasi sebepler yüzünden insanların, toplulukların yer değiştirmesi” olarak tanımlanır. Sosyal bilimciler, göçleri kategorilere ayırırlar:

1- Mevsimlik Göçler

2- Sürekli Göçler

3- Emek Göçleri

4- Zorunlu – Gönüllü Göçler

5- Dış Göçler

6- Beyin Göçleri

7- İşçi Göçleri

Köy ve kent nüfus dengesindeki değişiklikler, ilk nüfus sayımının yapıldığı 1927 yılından bu yana yaşanmaktadır. 1927 yılındaki nüfus sayım sonuçlarına göre; kentli nüfus oranı %24.2 ve köylü nüfus oranı %75.8’ dir. 1950 yılından sonra kendini gösteren göç artarak devam eder. 1960 yılında kentli nüfus oranı %31.92’ye çıkar. 1970 yılında %38.45, 1980’ de %43.91, 1990’ da %59.60, 2000’ de %64,90 ve 2010 yılında kentli nüfus oranı %75.53’ e ulaşır.

Kentleşmeye uygun şartların sağlanamamasıyla, günümüzde çeşitli sorunlar yaşıyoruz. Bu sorunları; kültürel çatışmalar, işsizlik, yalnızlık ve yabancılaşma, trafik, boşanmalar, şiddet, nevroz, bağımlılık ve psikolojik rahatsızlıklar gibi sıralayabiliriz.

Konu, sosyal ilişkiler ele alınarak incelendiğinde; gelenek ve göreneklerine sıkı sıkı bağlı kırsal kesim, kentte yaşayan insandan ayrışır. Örnek olarak; göç edenlerin akrabalarıyla sık sık belli yerlerde toplanmaları, halı-kilim-masa örtüsü ve benzeri eşyaları balkondan silkelemeleri ve gürültü çıkarmaya dikkat etmemeleri verilebilir.

Kentte yaşayan insanlar, kırsal kesimi dışlamamaktadır veya göçmenler kentlilerden kendini çekmemektedir. Fakat aralarında zorlamayla bir iletişim kurulmaktadır.

Sağlıklı kentleşmenin gerekli şartları vardır:

- İç ve dış yatırımcıların, ülkenin genelinde kentlere dengeli bir şekilde dağılmaları

- Kent planlarına, uydu kentlerin eklenmesi

- Alt ve üstyapı hizmetleri sağlandıktan sonra, göç hareketlerine izin verilmesi

- Uygun teknolojik araçların, yaşama geçirilmesidir.

Şehirlere göç etmenin sorunlarını çözmek yerine, tersine göç sağlanabilir mi? Buhranına büründüğümüz toplumsal dönüşümden, kurtulmayı deneyelim.

Ülkemizde yatırımlarımızı; sanayi ve hizmet sektöründen çok arazi modeline yönelttiğimizde tersine göç gerçekleşecektir.

Sınırlı arazi kaynaklarının daha verimli ve etkin kullanımı için arazi politikaları bir ihtiyaçtır. Kentsel gelişme, tarımsal üretimin ve ekosistemin korunmasını gerektirir. Ekonomiye katkı sağlayan arazi kaynaklarını tahsis etmek, kırsal-kentsel göç dengesinin kurulmasına yardımcı olacaktır.

Yeni bir model; hane halkının, kontrol edebileceği büyüklükte ve geçimini sağlayan tarımsal arazi modelidir.

Doğal tohumların ve fidanların yetiştirilmesi için verimli topraklarımız güçlü bir kaynaktır. Organik ürünlerle beslenen, doğayla iç içe yaşayan, sıcak ve samimi ilişkiler kuran, mutluluğu artan, sağlıklı bireyler olmamız mümkün.

Dünya bilgi ve teknoloji yarışından zarar görürken, arazi politikalarını başarıyla uygulayan ve sağlıklı kalan ülkemizi örnek almaya başlayacaktır. Böylece ihracat, topraklarımızdan çıkacaktır.

Aslında kaygı duymamız gereken konu, tabiatın korunması ve insani değerlerdir…

Hepimize sağlıklı ve mutlu günler dilerim…

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.