Hava Durumu

İşte Timsah Panaroma

Başlarken… Bundan böyle her Çarşamba bu sütunlarda “İşte Timsah Panorama” köşesiyle sizlerle birlikte olacağız. Bir köşe yazısı ve haber gibi tek konu odaklı değil bir haftalık Bursaspor gündemine Panoramik bir bakış atacağız. Elbette yine yazılmayanları, konuşulmayanları bulabileceğiniz bu satırlarda zaman gelir yine birilerinin nasırına basabiliriz veya yanlış gördüğümüz her konuda birilerin tekerine çomak sokabiliriz! Şimdiden af ola diyelim ve vakit geçirmeden hızlı bir giriş yapalım mı?

Haber Giriş Tarihi: 12.02.2019 20:24
Haber Güncellenme Tarihi: 12.02.2019 23:25
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.gazetebursa.com.tr/
İşte Timsah Panaroma
 YOK ÖYLE KAÇMAK ALİ AY!

Son dönemlerde belki de kasıtlı olarak Ali Ay’ın Rize maçının sonucuna göre istifa edeceği söylenmeye başlandı. Ama baskı bu kez yöneticilerden “olmuyor işte başkan!” diretmesiyle geldiği iddia ediliyor ama ne olursa olsun bu süreçte Ali Ay’ın istifa etme gibi cesareti olmamalı!

Bu camiada tansiyonu düşürmek yerine fazlasıyla arttıracak bir hamle olur, bir yönetici başarısız olabilir bu çok doğal bir ama başarısızlığın yanında kendisi ve muhasebecisi hakkında çıkan bir dünya iddialar karşısında her şeyi sineye çekip istifa etmediyse. Şimdide gemi fırtınaya yakalandığında gemiden kaçmaya kalkarsa bunun adına farklı yakıştırmalar gelir.

Mademki tüm ikazlara rağmen bu gemiyi fırtınaya yakalattıysan şimdi kaçamazsın! İki senedir olduğu gibi gemiyi bir şekilde limana yanaştırdı isen yine yapmak zorundasın aksi durumda gemide sende tarihe gömülürsünüz. Gerçeği söylemek gerekirse senin tarihe gömülmen camia için çok bir şey ifade etmez ama gemiyi de gömersen bunun vebali tüm şecerene intikal eder.

Yapacağın tek şey var Ali Ay, yarın çıkıp Bursaspor camiasından özür dileyip istifa ettiğini ve Mayıs ayında Olağanüstü kongreye gideceğini ayrıca aday olmayacağını açıklarsın. Bu sürede ise sadece zorunlu ödemeleri yapacağını açıklarsın camianın içinde bulunduğu krizin gazını alırsın. Aksi halde sene başından bu yana sana yaptığımız ikazların faturasına katlanacaksın.

Yada şu anda yaptığın gibi Titanic faciası esnasında gemide keman resitali verdiren kaptan olmaya devam edeceksin!!!

DENETLEME KURULUNDAN RAHATSIZLIK NİYE!


Mayıs kongresinde ülkede devrim niteliği olarak gösterilen Bağımsız Denetleme Kurulunun tüzüğe girdikten sonra yapılan seçimlerde yönetimin denetim kuruluna itibar etmeyen kongre üyeleri Av. Yalçın Cambaz başkanlığındaki listeyi rekor bir tercih ile göreve getirdi.

Aslında Bağımsız demek çok doğru değil bence neticede Denetleme Kurulu bunun adı ne var ki bu kez bozacının şahitliğini yapan şıracılardan değil ayrı bir listeden oluşan genç Avukatlardan oluştu. Herkeste deyim yerindeyse bir güven ve mutluluk oluştu, geçmişte bozacı başkanların hazırladığı bilançolara gözü kapalı imza atan şıracı denetçiler dönemi bitmişti.

Aslında göreve çok da hızlı başladılar, benim gündeme taşıdığım Paul Le Guen transferinde 300 bin Euro’luk teknik adama verilen senedin Menajer Metin Korkmaz tarafından tahsil edildiğini ama Le Guen’in cirosunun olduğunu ayrıca Hahnen AG isimli başka bir yabancı menajerlik şirketine de 300 bin Euro daha ödendiğini tespit ettiklerini 10 Temmuz günü kulüp sitesinden duyurmuşlardı.

Denetleme Kurulu 10 Temmuz’da yaptığı açıklamada haberimizi aynen doğrulamış fakat 1,5 milyon Euro’luk transferde menajerlere toplamda 600 bin Euro’nun resmi yollardan ödendiği için bir yaptırım olmadığını ifade etmişti. Yapacak bir şey yok o zaman demiştik hep birlikte ve bu ödemeyi inançlı insanların Mahkeme-i Kübra’sına havale etmiştik.

Sonrasında ise yine benim gündeme taşıdığım Hasan Parlakay’ın Bursaspor ile ilişkisi başladıktan sonra 21 adet tapu edinimi haberinden sonra bir kere daha topa girdiler ve 5 Kasım tarihinde yaptıkları araştırmanın sonuçlarını bu kez kulüp internet sitesinden değil de sosyal medyadan kendileri açıklama olarak paylaştılar. Bu toplantının sonucunda açıklama yapılmadan rahatsızlanan başkan Av. Yalçın Cambaz uzun bir tedavi süreci gördü ve ortalıkta bir daha görünmedi.

Peki, gelelim başkan Cambaz’ın sağlığının bozulduğu 5 Kasım tarihindeki açıklamaya, bu açıklamada haberimiz yine harfiyen doğrulanmış ve Hasan Parlakay’dan 21 Adet tapunun edinimini yazılı olarak cevabını istemişlerdi.

Ayrıca Ali Ay’ın yönetime ilk geldiği günlerde Hasan Parlakay’ın abisi işadamı Cemil Parlakay’ın kulübe bağışladığı açıklanan Çanakkale’de ki 10.600 m2 tarlanın o günden sonraki süreçte neden kulüp Envanterine kayıt edilmemiş olduğunu yasal engeller olarak açıklamıştı. Fakat bu gayrimenkul açıklama tarihinde kimin üzerinde kayıtlı olduğunu yönetimden bilgi istemişti.

Oysa biz bu tarlanın yedek yönetici Hasan Parlakay’ın adına kayıtlı olduğunu da ispatlamıştık. İnanılmaz bir çelişki vardı Hasan Parlakay adına kayıtlı bir araziyi nasıl oluyor da abisi Cemil Parlakay kulübe bağışladım diyebiliyordu. Bağışladığını kabul edelim ama nasıl kulüp Envanterine 2,5 yıl geçmesine rağmen kadar geçmemişti. Bursaspor camiası bu bağış haberi ile kandırıldı mı? Yasal engel çıktıysa karşılığında neden başka bir emsal bağış yapılmamıştı? Bu haber yapılmamış olsaydı ne olacaktı?

İşte tüm bunların cevapları başkan Cambaz’ın ifadesine göre kamuoyu ile paylaşılacaktı! Ama o günden bu yana ne Denetleme Kurulundan nede Yönetim’den çıt çıkmadı. Sayın Cambaz istediğiniz bilgiler size gönderilmedi mi? Bilgiyi aldıysanız neden paylaşmadınız kamuoyuyla? Aslında bildiğim bir gerçek var Ali Ay ve Hasan Parlakay ile yönetimin Av. Yalçın Cambaz’ın varlığından son derece rahatsız oldukları. Çünkü BDK aslında kendi dönemlerini bağlamayan konularda inceleme yapması yönetimde bir rahatsızlık oluşturduğu için bazı konularda zorluk çıkardıkları yönünde iddialar var. Ama yinede  kafamda bu deli sorular dolaşıyor! En doğru cevabı Av. Yalçın Cambaz mutlaka vermek zorundadır çünkü kendi taahhüt’ü var bu konuda! 

 

 

MERİH AYDER’DEN HAKLI BİR ŞİKAYET!


Divan Kurulu üyesi, sıkı bir Bursasporlu olan Merih Ayder önceki gün kulübe gönderdiği maili benimle de paylaşmış. Sayın Ayder, mesleği gereği uzun yıllar özel sektörlerde bilanço ve hesap denetçiliği yapmış konusunda uzman bir arkadaştır.

Divan Kurulu üyesi, sıkı bir Bursasporlu olan Merih Ayder önceki gün kulübe gönderdiği maili benimle de paylaşmış. Sayın Ayder, mesleği gereği uzun yıllar özel sektörlerde bilanço ve hesap denetçiliği yapmış konusunda uzman bir arkadaştır.

Bakın Merih Ayder, şikayet ve talep içerikli yazısında mealen şunları söylüyor; 19 Mayıs 2018 tarihinde ilk toplantısı yapılacak mali genel kurula katılım göstermiş. Hazürun cetveline imza atar ve hazırlanmış olması gereken mali bilançoyu ister fakat aldığı cevap çok ilginçtir. İlk toplantıda hiç bir zaman çoğunluk sağlanmadığı için bilançonun henüz hazırlanmadığı cevabını alır! Şok olur ve kamera şakası zannedip salonda kamerayı arar önce oysa durum tamamıyla gerçektir.

Elbette insanın mesleği olunca bazı şeylere farklı bakmak ister ve bilançoyu incelemek her genel kurul üyesi olarak hakkıdır. Diğer tarafta ise bu bilançoyu ilk toplantıya hazır etmek mecburiyetinde olan bir yönetim kurulu vardır fakat her konuda olduğu gibi Ali Ay yönetimi bu konuda da çuvallamıştır. İnşallah 23 Şubat 2019 günü aynı hatayı yapmazlar!

Peki, çoğunluk aranmayan ikinci toplantıda ne yapıldığını ifade etmiş Sayın Ayder, Divan başkanı 32 sayfalık bilançoyu herkesin okuyup incelediğini kabul edip oylama yaptırdı ve ellerin kaldır indir talimatını vererek ve o bilanço onaylandı.

Ne oldu şimdi diye soruyor? Ben genel kurul üyesi olarak bilançoyu meslek ilkeleri içinde incelemek istiyorum ve en az bir hafta öncesinden en azından resmi internet sitesinde yayınlanması gerekir! Belki bilanço hakkında herkesin kongrede söz alıp görüşlerini ifade etmesi en doğal vatandaşlık ve üyelik hakkı olduğuna inanıyorum.

Sonuna kadar haklı olduğunu ve duyarlı bir genel kurul üyesi olduğu için Merih Ayder’in bu yazısını köşemize taşıyorum ve sizlerin takdirine bırakıyorum. Merih Ayder, haklı diyenler elini kaldırsın! Haksız diyenler!

ALPER ADEMOĞLU KRİZİ!

Son 7 haftadır ligde alınan 6 beraberlik arkasından gelen mağlubiyet zaten kadro sıkıntısı yaşayan Bursaspor’da sıkıntının boyutunu arttırmış oldu. Geçen sezon ara transferde Schalke04 ten büyük ümitlerle transfer edilen Alper Ademoğlu sezon başı Afyon kampında yıldızı parlamıştı ve formayı alacağı kesin gözüyle bakılırken bir anda ne olduysa bir anda U21 takımının yolunu tuttu.

Çifte vatandaş olan Belçika U15; U16; U17 ve U19 Milli takımlarında 38 kez forma giyen Ademoğlu bu maçlarda 4 tane gol atmıştı. 1998 doğumlu genç oyuncu sonrasında Almanya’nın yolunu tutmuş ve geçen sezon devre arası transfer döneminde Bursaspor’a transfer olmuştu. Asıl mevkisi 10 numara olan genç futbolcu aynı zamanda 8 numara pozisyonunda da oynayabiliyor.

Fakat bu oyuncuyu dar kadroya rağmen Samet Hocanın hiç A takımına almamaktaki ısrarı farklı iddiaları gündeme getiriyor. Afyon kampının yıldızı olarak gösterilen Alper Ademoğlu ile Samet Hoca arasında nasıl bir sorun olduğu konusunda da hocanın hiç söz etmemesi konuyu daha da esrarengiz bir hale sokuyor.

Zorunluluktan da olsa 10 numara pozisyonunda ısrarla Henry Saivet’i tercih eden Samet hoca Senegallinin haftalardır süren formsuzluğuna rağmen Alper Ademoğlu’nu düşünmemesi ve TFF kadrosuna dahi bildirmemesi, genç futbolcunun Samet Hocaya karşı önemli bir disiplinsizlik göstermiş olabileceği iddia ediliyor.

Fakat Samet Hocanın artık inat yapacak bir durumda olmadığını eğer bir saygısızlık varsa bunun yönetim tarafından başka türlü cezalandırılması gerekiyor. Çünkü kulübün şu anda ciddi anlamda 10 numara pozisyonunda sıkıntısı olduğu da bir gerçek. Aman Hocam içinde bulunduğumuz duruma bakarak sende kulübü düşünmek zorundasın. Yada çıkıp bu futbolcu hakkında bir net açıklama yapman gerekir.     


Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.