Hava Durumu

Çiftçi gidiyor…

Yazının Giriş Tarihi: 15.01.2021 00:00
Yazının Güncellenme Tarihi: 15.01.2021 00:00
 Covid-19 salgını nedeniyle mümkün olduğunca birçok kişi ile fiziksel mesafeler dahilinde uzun uzun sohbetler yapmaya devam etmekteyim. Sohbetler zincirinin bir kısmı genel değerlendirme olurken görüşmelerin büyük bir kısmı ise ayakta durma bugünün şartlarında nasıl yapılacağıyla ilgili olmaktadır. İşte o görüşmeler devam ederken çok ilginç bazı bilgilere ulaşmaktayım. Bu bilgilerden bir tanesini bugün size paylaşacağım. Sizlerin de çok kez duyduğu bir şey sanayicilerin sessiz sedasız başka ülkelere taşınıyor olmasıdır. Yüzlerce binlerce çalışanı olan yeni işletmelerini balkan ülkeleri başta olmak kaydıyla Ukrayna, Mısır, Kuvvet, Romanya, Rusya, Polonya gibi birçok ülkede açıldığını zaman zaman sizlerin de duyduğunu bilmekteyim Ancak bu çiftçinin gidiyor olması anlaşılır gibi değil. Evet, yanlış duymadınız yakın bir zamanda tarlalarının bir kısmını satarak balkan ülkelerinde tarlalar kuran iki çiftçi ile karşılaştım. Çiftçiler masraflar karşısında ezildiklerini söyleyerek balkan ülkelerinde yeni girişimlerde bulunduklarını anlatılar… Hala şaşkınlığım üst noktada. Çiftçi nasıl Türkiye’den gider ve başka bir ülkede çiftçilik yapmaya devam eder…  Ne yazık ki görmeliyiz ki bir şeyler gerçekten yanlış gidiyor. Derhal ve hızlı bir şekilde çiftçinin içinde bulunduğu durumu iyileştirmek gerekiyor. Hemen hemen her yerde bütçe artırımı yapılırken çiftçinin geliştirilmesine de desteklenmelidir. Cümleyi doğrudan söylemek gerekirse Cumhurbaşkanlığı bütçesi, savunma sanayi bütçesi, turizm konularında genel bütçe oranları nasıl artırıldıysa çiftçininki de artırılmalıdır. Birçok kez çiftçinin zor durumda olduğunu defalarca duyduğumuz gibi birçok kez yeni ithal tarım ürünlerinin ülkeye getirildiğini görmekteyiz. Dolayısıyla dışa bağımlığımız tarım konusunda da her geçen gün artığını bilmeliyiz. Birkaç gün önce balkan ülkelerine çilek, kiraz ve ceviz yetiştirmek üzere gittiklerini gördüğümü çiftçilerin sayısı yarın daha fazla artabileceğini düşünmekteyim. Ülkedeki olumsuz bu durumu Covid-19 salgına bağlamadan tarım politikalarını iyileştirmenin yoluna bakılmalıdır. Çiftçiye hakkı olan desteği yerli yerinde ve zamanında verilmelidir. Tabi çiftçinin verimliğinin artırmasını sağlamak isteniyorsa, eğitim alanında, sağlık alanında, sanayi alanında, hukuk alanında… Yani her alanda etkileşimli şekilde iyileştirmeler yapılmalıdır. Bilinmelidir ki sadece bir sektörde iyileştirme yapmak o sektörü kısa süreli ayakta durdurmaktan başka bir şeye yaramayacaktır. Kalıcı çözüm asla olmaz. O nedenle ki sistemsel yanlışlıkların giderilmesi gerekmektedir. Ülkenin tüm kurum ve kuruluşlarının güçlendirilmesi gerekmektedir. Dolayısıyla her kurum ve kuruluş kendi çerçevelerinde etkin hareketler yapma kabiliyetleri sağlanmalıdır. Eğer devletin kurum ve kuruluşları güçlendirilmiş, denge ve denetim mekanizmaları dahilinde olduğunda işte o gün kaybettiğimiz o iki çiftçinin tekrar ülkede üretici olması sağlanmış olacaktır. Yani bugünün zorluklarında ve olumsuz durumlarından dolayı ülkeden giden yatırımcılar yine ana yurda geri dönecektir. Bu durum ise yabancı yatırımcıların dikkatini çekecek ve yerli iş insanlarının ortaklıkları ve işbirliklerine dahil olmak isteyecektir. İşte o zaman güçlü Türkiye olunacaktı. Dolayısıyla işçisi, çiftçisi, memuru, öğrencisi, çalışanı, yöneticisi, çocuğu, kadını ülkede mutlu olacaktır.
Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.