Hava Durumu

Demokrasiyi yaşamalıyız

Yazının Giriş Tarihi: 19.03.2019 00:43
Yazının Güncellenme Tarihi: 19.03.2019 00:43
 

Bugün birçok kez tartışıp sonra duraksadığımız kavram demokrasi kavramıdır. Yerel seçimlere 13 gün kala birçok yaklaşım ile seçimlere doğru hareket etmekteyiz. Ancak atılan, yapılan, söylenen birçok söz demokrasi kavramında olmamakla birlikte bazen bel altı sayılacak yaklaşımlar ile ilerlemektedir.

Toplumların belli bir kültüre adapte olması, onu benimseyip nesiller boyu aktarması uzun bir süreçtir. Kültür tanım itibari ile bir birikimi gerektirir. Var olanın üzerine ilave edilecek değerler ile ancak uzun vadede bir kültürden söz edilebilir. Siyasal kültür de demokrasi kültürü de buna benzer bir sürece muhtaçtır. Toplumların siyasal sistemlerinin işleyişindeki aksaklıklar, temsil sorunu, demokratik sistemin kesintiye uğraması gibi birçok neden belirsiz neden ile gerektiği gibi ilerlememektedir.

Siyasal sistemlerdeki aksaklıklar, temsil sorunu, demokratik sistem sorunları yalnız ülkemizde olmadığı gibi dünyanın büyük bir kemsinin ortak sorunudur. Birçok alanda olduğu gibi ‘demokrasi kültürü eğitimi’ alanında da sistematik ve profesyonel bir yapılanma ile toplumsal demokratikleşme sürecinin başlaması gerekmektedir. Böyle bir eğitimin meyvelerini devşirmek uzun zaman alsa da toplumsal dönüşüm için zaruridir. Birey liderlerini ve temsilcilerini nasıl seçmesi, temsilcilerden ne beklediği, vatandaşın görev ve hakları neler olduğu gibi konularda çok dikkatli davranmalıdır. Eğer duygusal davranır, sadece söylevlere dayalı olarak adaylara oy verirse büyük sıkıntılar yaşayabilir. Bu nedenle seçeceği liderin hesap verebilir, üretebilir, ortak akılla hareket edeni ve sürdürülebilir sağlıklı projeler geliştirebilir kişilere yönelmelidir. Zaten duygusal reflekslere göre verirse oyunu zararını hem kendisi hem de diğer insanların çekmesine neden olur.

Liderlerin seçiminde yapılan işlerin sorgulanmasına kadar tüm süreçlerde vatandaşa büyük görevler düşmektedir. Seçtiği yöneticilerden tek gayeleri olmalıdır o da toplumsal faydalar gözetilerek hayat kalitelerinin iyileştirilmesidir.

İşte bu nedenle vatandaşın olgun siyasal bilince kavuşması adına siyasi partilere büyük görev düşmektedir. Siyasi partilerin kadın kolları, gençlik kolları gibi yapıların sadece partilerin ayak işlerini yürütmekten daha öte güçlendirilmiş politikalar çerçevesinde yönetimde söz sahibi olmaları sağlanmalıdır. Parti kültürü, siyasi kültür, yaşama dahil diğer tüm siyasi kültürlerin gelişmesi için değerli olular haline dönüştürülmesi gerekmektedir. Partiler seçmenlerine genel anlamda devletten ve siyasetten özelde de seçmeni olduğu partiden neler beklemeleri gerektiğinin eğitimini vermeleri gerekmektedir. Genç yaşta bu bilince sahip olacak bir seçmen hem bilinçli bir tercihte bulunma hem de seçmeni olduğu partiyi denetleme imkânına sahip olacaktır. Bu şekilde siyasi kültür belli bir zaman sonra geniş kitlelerce benimsenmiş olur ve ne istediğini bilen bir toplumsal iradeye ulaşmış olacaktır.

Siyasi partilerden başka gönüllü kuruluşlar, vakıflar, enstitüler de tarafsız olarak bu hizmetleri sunabilme durumları olmalıdır. Tarafsız kuruluşların vereceği demokrasi ve vatandaşlık eğitimi ciddiye alındığı takdirde bilinçlenmenin temellerini oluşturacağı ortadır. 20. yüzyılın ilk yarısında ciddi bir diktatörlük tecrübesi yaşayan Almanya’da bu sorunun aşılması için özellikle siyasi partilerin desteklediği vakıflar tarafından ciddi demokratikleşme adımlarının atılmasına rol oynamışlardır. Bugün ülkemizde de siyasi partiler çeşitli sivil toplum kuruluşları ile şeffaf politikalar imzalayarak demokrasi kültürünün gelişmesi için adım atması gerekmektedir.

Farklı görüş ve önerilerin işleneceği birçok toplantılar ve etkinlikler düzenlenerek toplum yararına organizasyonlar yapmak gerekmektedir. Siyasi kültürün güçlendirilmesi için çeşitli eğilimler doğrultusunda demokratik değerleri, sosyal adalet ve refaha dayalı siyasal kültürü bilinci çalışmaları yapmamız şarttır.  Sağlıklı yaşamın gayesi uzlaşmadan ve beraber yürümekten geçeceği için toplumun her yaş grubuna göre çeşitli eğitim modelleri oluşturulmalıdır. Bu modeller çağın tüm ihtiyaçları doğrultusunda kurgulanmalıdır.

Demokrasi kültürü zarar görmüş ülkelerin başına nelerin geldiğini görmeliyiz. O nedenle ki birbirimize sımsıkı sarılacak değerler olduğunu bilmeliyiz. Coğrafi gücümüzden dolayı çevremizde birçok tehlike olduğunu bilmeliyiz işte o nedenle birbirimize daha fazla güvenmeliyiz. Bugünün demokrasi kültürünü yarına daha iyi hale dönüştürmemiz gerektiğini unutmamalıyız.

Geleceği şekillendirmek istiyorsak demokrasiyi en derinden hissederek yaşamalıyız.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.