Korona virüsünün yayılması nedeniyle bireylerde fiziksel sağlığı koruma kaygısı yaşanırken sosyal çevreden uzaklaşma ve maddi gelir elde edememe durumları da belirmiştir.
COVİD-19 haberleri, bilgileri, kısıtlamaları ve tehditlerini takip ederken bireylerin ruh halinde “endişe" hakimdir. Virüs salgınından etkilenen vaka sayısı yükselişi de tedirginliği artırmaktadır.
Virüsten en etkin ve kabul görmüş korunma yönteminin izolasyon olduğu öğrenilmiş ve sosyal çevreyle araya mesafe konmuştur. Sosyal çevreden uzaklaşmayla yakınlaşma arasındaki zaman belirsizliği, bireyi umutsuzluğa sürüklemektedir.
Bu dönemde işsizlikle veya iş yeri sahipleri iş yerlerini kapatmak suretiyle maddi güçlüklerle karşı karşıya kalınmıştır. Bu tür maddi kayıplarla bireyin psikolojik sağlığının olumsuz biçimde etkileneceği açıktır.
Evlerinde, çaresizlik içerisinde ve zor koşullar altında kalan bireylerden psikolojik sağlamlık beklenememektedir.
Türk Psikologlar Derneği tarafından; salgın hastalık durumunda beliren bireysel ve toplumsal değişiklikler, devletin ilgili kurumlarıyla kontrol edilerek bireyin fiziksel sağlığına olduğu kadar psikolojik sağlığına da gereken tedbirlerin alınması ve düzenlemelerin acilen yapılması istenmektedir.
Toplumun temelinde yer alan bireyin, psikolojik sağlığı ve istekleri dikkate alınmalıdır.
Özgürlükten Kaçış kitabında Erich Fromm'a göre; toplumsal sürecin temel nesnesi bireydir, onun arzuları ve korkuları, tutkuları ve düşünceleri, iyilikte ve kötülükte bulunma istekleridir.
Ekonomik şartlar ve koşulların günümüze hızla uyarlanarak bireylerin yeni çalışma şekilleri belirlenmeli, gelir elde etmeleri sağlanmalı ve böylece güven duyguları desteklenmelidir.
Doktor Yavuz Dizdar'a göre; uzun süreli senaryo için şimdiden hazırlıklı olmak gerekmektedir. Sağlık Bakanlığı salgın hastalık ile ilgili önlemleri almıştır. Diğer bakanlıklarda senaryonun uzamasına dair bir pozisyon alacaklardır. Bunun içerisinde lojistik ve üretim vardır. Üretim ile ilgili, özellikle tarımsal üretimle ilgili olanların şimdiden kendisine ait bir plan çizmesi dilenmektedir.
Ülkemizde, bireysel ihtiyaçların karşılanması sağlanarak güven duygusunun geliştiği, sağlıklı bir toplum olmamızı dilerim...
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Melike TOPUK
Endişe toplumu nereye götürür?
Korona virüsünün yayılması nedeniyle bireylerde fiziksel sağlığı koruma kaygısı yaşanırken sosyal çevreden uzaklaşma ve maddi gelir elde edememe durumları da belirmiştir.
COVİD-19 haberleri, bilgileri, kısıtlamaları ve tehditlerini takip ederken bireylerin ruh halinde “endişe" hakimdir. Virüs salgınından etkilenen vaka sayısı yükselişi de tedirginliği artırmaktadır.
Virüsten en etkin ve kabul görmüş korunma yönteminin izolasyon olduğu öğrenilmiş ve sosyal çevreyle araya mesafe konmuştur. Sosyal çevreden uzaklaşmayla yakınlaşma arasındaki zaman belirsizliği, bireyi umutsuzluğa sürüklemektedir.
Bu dönemde işsizlikle veya iş yeri sahipleri iş yerlerini kapatmak suretiyle maddi güçlüklerle karşı karşıya kalınmıştır. Bu tür maddi kayıplarla bireyin psikolojik sağlığının olumsuz biçimde etkileneceği açıktır.
Evlerinde, çaresizlik içerisinde ve zor koşullar altında kalan bireylerden psikolojik sağlamlık beklenememektedir.
Türk Psikologlar Derneği tarafından; salgın hastalık durumunda beliren bireysel ve toplumsal değişiklikler, devletin ilgili kurumlarıyla kontrol edilerek bireyin fiziksel sağlığına olduğu kadar psikolojik sağlığına da gereken tedbirlerin alınması ve düzenlemelerin acilen yapılması istenmektedir.
Toplumun temelinde yer alan bireyin, psikolojik sağlığı ve istekleri dikkate alınmalıdır.
Özgürlükten Kaçış kitabında Erich Fromm'a göre; toplumsal sürecin temel nesnesi bireydir, onun arzuları ve korkuları, tutkuları ve düşünceleri, iyilikte ve kötülükte bulunma istekleridir.
Ekonomik şartlar ve koşulların günümüze hızla uyarlanarak bireylerin yeni çalışma şekilleri belirlenmeli, gelir elde etmeleri sağlanmalı ve böylece güven duyguları desteklenmelidir.
Doktor Yavuz Dizdar'a göre; uzun süreli senaryo için şimdiden hazırlıklı olmak gerekmektedir. Sağlık Bakanlığı salgın hastalık ile ilgili önlemleri almıştır. Diğer bakanlıklarda senaryonun uzamasına dair bir pozisyon alacaklardır. Bunun içerisinde lojistik ve üretim vardır. Üretim ile ilgili, özellikle tarımsal üretimle ilgili olanların şimdiden kendisine ait bir plan çizmesi dilenmektedir.
Ülkemizde, bireysel ihtiyaçların karşılanması sağlanarak güven duygusunun geliştiği, sağlıklı bir toplum olmamızı dilerim...