Abi, abla, himmet, ilgilenmek, imam, istişare, kafalama, cemaat, paralel, zaman, hizmet gibi sayabileceğimiz nice kelimeleri kullandığımızda aklımıza artık terörist grubu olan FETÖ gelmekte. İnsanlar saydığım bu kelimeleri kullanmaktan çok fazla korkar hale geldiği de ayrı bir konudur. Yukarıdaki saydığım isimlerde hiçbir işletme kalmamış, kalanlar varsa da zan altındadır.
İşte isyanım bu kelimeleri bu hale gelmesini sağlayan kişilere ve gruplaradır. Tabi buna eşdeğer olarak kirletilmiş başka alanda kelimelerde bulunmaktadır. Bu kelimelerin tamamı ise vatan hainlerin kendilerine çatı edindikleridir. İşte isyanım tam budur. Vatan haini, insanlık düşmanı olan bu insanlara, bizim güzel kelimelerimizi kullanmalarına izin vermekteyiz.
Kimin abisi-ablası yok, kimin zamanla ilgisi yok, kimin ailesinden biri cami cemaatinde değil yani neredeyse herkesin bu kelimelerin anlamıyla bir ilişkisi var.
İşte tam bu nedenle kelimelerimizi geri istiyorum. FETÖ teröristleri ve hainleri neyse PKK teröristleri ve hainleri de aynıdır. Bu hainler için güzel Türkçemizi kirletmeyelim.
Eğer bu kelimeler gibi başka kelimeleri de kirletmeye devam edersek Türkçemizde kelime kalmayacaktır.
Bugün siyasi partilerimiz başta olmak üzere toplumun önde gelenleri mevcut kirlenen kelimeleri yeniden ait olduğu değerler ışığına taşınmalıdır. Artık bu kirlenmeye dur demelidir.
Vatandaşın ise kirlenmeye sebep yaratacak hiçbir çalışmanın içinde olmaması gerekmektedir. Vatandaş her zamankinden daha fazla bu konulara dikkat etmesi gerekmektedir. Bu durum başka zaman iş yerlerinin isimleri yabancı kullanmaktan ya da konuşma diline yabancı kelimelerin girmesinden daha tehlikelidir.
O nedenle bu konuya konuyla ilgili olarak herkesin üstüne düşen görevi yerine getirmesi gerekmektedir.
Dün bir ilkokul çocuğu ile konuşurken okul öğretmeninin "paralel kelimesini kullanmıyoruz" demesi aslında hangi boyuta geldiğimizi açıkça göstermektedir.
Konuyla ilişkili olarak Türk Dil Kurumu'nun konuya yönelik çalışmalar yapması gerektiğini açıkça bize göstermektedir.
İktidar ve muhalefet partilerinin ise kirlenen kelimelerle ilgili açıklamalar yaparak konuyu gündeme getirmedi ve kelimelerin değerlerinin yeniden kazandırılması sağlanmalıdır. Vatandaş ise kelimelerinin anlamlarını terör örgütlerine kurban etmemek adına elinden gelen tüm çabayı sarf etmelidir. Türkçemiz kirlenirse, ülkemizin kirleneceğini unutmamamız gerekmektedir.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Kemal UYSAL
Güzel kelimelerimiz
Abi, abla, himmet, ilgilenmek, imam, istişare, kafalama, cemaat, paralel, zaman, hizmet gibi sayabileceğimiz nice kelimeleri kullandığımızda aklımıza artık terörist grubu olan FETÖ gelmekte. İnsanlar saydığım bu kelimeleri kullanmaktan çok fazla korkar hale geldiği de ayrı bir konudur. Yukarıdaki saydığım isimlerde hiçbir işletme kalmamış, kalanlar varsa da zan altındadır.
İşte isyanım bu kelimeleri bu hale gelmesini sağlayan kişilere ve gruplaradır. Tabi buna eşdeğer olarak kirletilmiş başka alanda kelimelerde bulunmaktadır. Bu kelimelerin tamamı ise vatan hainlerin kendilerine çatı edindikleridir. İşte isyanım tam budur. Vatan haini, insanlık düşmanı olan bu insanlara, bizim güzel kelimelerimizi kullanmalarına izin vermekteyiz.
Kimin abisi-ablası yok, kimin zamanla ilgisi yok, kimin ailesinden biri cami cemaatinde değil yani neredeyse herkesin bu kelimelerin anlamıyla bir ilişkisi var.
İşte tam bu nedenle kelimelerimizi geri istiyorum. FETÖ teröristleri ve hainleri neyse PKK teröristleri ve hainleri de aynıdır. Bu hainler için güzel Türkçemizi kirletmeyelim.
Eğer bu kelimeler gibi başka kelimeleri de kirletmeye devam edersek Türkçemizde kelime kalmayacaktır.
Bugün siyasi partilerimiz başta olmak üzere toplumun önde gelenleri mevcut kirlenen kelimeleri yeniden ait olduğu değerler ışığına taşınmalıdır. Artık bu kirlenmeye dur demelidir.
Vatandaşın ise kirlenmeye sebep yaratacak hiçbir çalışmanın içinde olmaması gerekmektedir. Vatandaş her zamankinden daha fazla bu konulara dikkat etmesi gerekmektedir. Bu durum başka zaman iş yerlerinin isimleri yabancı kullanmaktan ya da konuşma diline yabancı kelimelerin girmesinden daha tehlikelidir.
O nedenle bu konuya konuyla ilgili olarak herkesin üstüne düşen görevi yerine getirmesi gerekmektedir.
Dün bir ilkokul çocuğu ile konuşurken okul öğretmeninin "paralel kelimesini kullanmıyoruz" demesi aslında hangi boyuta geldiğimizi açıkça göstermektedir.
Konuyla ilişkili olarak Türk Dil Kurumu'nun konuya yönelik çalışmalar yapması gerektiğini açıkça bize göstermektedir.
İktidar ve muhalefet partilerinin ise kirlenen kelimelerle ilgili açıklamalar yaparak konuyu gündeme getirmedi ve kelimelerin değerlerinin yeniden kazandırılması sağlanmalıdır. Vatandaş ise kelimelerinin anlamlarını terör örgütlerine kurban etmemek adına elinden gelen tüm çabayı sarf etmelidir. Türkçemiz kirlenirse, ülkemizin kirleneceğini unutmamamız gerekmektedir.