Hava Durumu

İşimizi Sevdiğimizi Nasıl Anlarız?

Yazının Giriş Tarihi: 17.03.2018 13:19
Yazının Güncellenme Tarihi: 17.03.2018 13:19
 Yaptığımız işe kattığımız duyguyu, anlamamız çok zor değil. İşimizin yaşantımızda ne kadar yer aldığını süzgeçten geçirdiğimizde, sevgimizin derecesi ortaya çıkacaktır.

İşimizle aramızda, çocukluğumuzdan başlayıp büyümüş güçlü bir bağ vardır. Hatıralar, gözümüzde canlanmaya başlar.

Mesela ilkokulda, ilk şiir yazdığım günü hatırlıyorum. Öğretmenimiz şiir yazmamızı istediğinde, adeta içimde uyuyan dizeler bir bir güzellik uykusundan kalktı. İlkokulu bitirdiğimde, sözü müziği bana ait olan bestemi mezuniyet balomuzda söyledim ve beğenildi.

Mürekkebin sihirli enerjisi, hayatıma akmaya devam ediyor. Duygularımı ifade edemediğimde, kalemim bana kucak açıyor. Sinirlenip saygımı koruduğumda, kelimelerim kağıda birer ok gibi fırlıyor. Çaresizlik hissettiğimde, cümlelerim gönlümden elime şefkatle akıyor.

Yazamadığımda, gülümü soldurmuşum gibi vicdanım rahatsızlık veriyor. Çiçeğim, bir ömür benim sorumluluğum. Beslemem gereken zamanda, onu beslemeliyim.

Soyut bir alanda, işimle aramda güçlü bir bağ var.

İşimizi yaparken uykusuz kaldığımızda, hala heyecanımız devam ederek günümüzü geçiriyoruzdur. Aklımızda yorgunluk değil, işimizi bitirmek vardır.

Zorlukları sıralamak genellikle, günlük rutin konuşmalarımızdır. Fakat sevdiğimiz işi yaparken bu zorlukları aşmak, başarı hikayesine döner.

Parasızlık, olanaksızlık ve imkansızlık; başarımızın basamaklarıdır. Basamakları sabırla çıkıp işimizi tamamladığımızda, hikayemizi zevkle anlatırız.

İlk basamaktaki heyecanımız, son basamağa çıktığımızda zirvededir. Beynimiz, “başardım” diyor ve mutluluk hormonu salgılıyordur.

Günlük planlarımızı, işimize uygun ayarlıyoruzdur. Sıralamada ilk gelen ailemizdir desek bile; onlara ayırdığımız saatlerimiz, işimizden artakalan saatlerdir.

Evde vakit geçirirken dahil aklımızda, bir fırsat bulup yarım kaldığını düşündüğümüz çalışmamızı tamamlamak vardır. O fırsatı yakalayıp değerlendirdiğimizde, zevk alırız.

Başka uğraştığımız bir işin, sevdiğimiz işe katkısını hesap ederiz. Dünya, dönerken bizim işimize ne kadar katkı sağlarsa bizi o kadar memnun eder.

Sürdürdüğümüz çalışmamız çok önemlidir ve anlayış bekleriz.

Basite alınmayacak bir devi yürütüyoruzdur ve etrafımızdaki insanların bunu görmesini isteriz.

Deve adımlarını attırmak için bilgi toplarız. Ona verdiğimiz emeğimizi, sadakatle yerine getiririz.

Hangi yöne gideceğimize, işimize bakarak karar veririz.

Bizim dünyamızda güneş, en büyük görünen yıldızdır. O göründüğünde yeryüzü aydınlanır. Gece çıkan yıldızlar, birer nokta gibidir ve karanlığa hükmedemezler.

Sevdiğimiz işimiz, hayatımızın güneşidir. Güneşimiz, yolculuğumuzun yönünü belirler. Ortaya çıkmadığında, bizi karamsarlık kaplar. Yükseldiğinde, fark ediliriz.

Yeteneğimiz, tutkuya dönüşür ve ilgilimiz artar. Yeteneğimizi ortaya çıkarmak bir tutku yaratır. Ortaya çıkardığımız her yeni ürün, çalışma şevki verir.

Tekrarlayan denemelerimiz ve aldığımız sonuç, bize kendimizi iyi hissettirir. Sonuca ulaşmak için daha farklı yollar bulmak isteriz. Becerimizi geliştiririz.

İlgi alanımız, becerikli bir kişi olduğumuzu ispatlar. Artık yeteneğimiz, bizim için değerlidir. İşimize olan duygumuz, tutkuya dönüşmüştür.

Yetenek ile başlayıp ilgi ile devam eden işimiz, çok çalışmamızla başarıya ulaşır. İşimizle alakalı ne kadar bilgi sahibiysek, ona o kadar emek veriyoruz demektir.

Sevgi, emektir. Emek, uzun bir sürece yayıldığında kabul gören duygusal bir davranıştır. Şimdi ve geçmişimizde neye emek verdiysek, onu seviyoruzdur.

Severken bize mutluluk getiren, nice başarılı günler dilerim…

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.