Hava Durumu

İLK KADIN CERRAH İLE SAĞLIK: BURSA’DA EN SIK GÖRÜLEN HASTALIK ‘KANSER’ (Bedia BARAK)

Uludağ Üniversitesi’nin yetiştirdiği ilk kadın cerrah, Genel Cerrahi Uzmanı Operatör Doktor Hatice Tacettin, Bursa’da cerrahi müdahale konusunda en yaygın hastalığın kanser vakaları olduğunu ifade ederken bunun en önemli nedenin ise stres olduğunu ve kanserin kontrolsüz çoğalması nedeniyle erken teşhis konusunda geç kalındığını söyledi.

Haber Giriş Tarihi: 20.06.2016 15:42
Haber Güncellenme Tarihi: 20.06.2016 15:42
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.gazetebursa.com.tr/
İLK KADIN CERRAH İLE SAĞLIK: BURSA’DA EN SIK GÖRÜLEN HASTALIK ‘KANSER’ (Bedia BARAK)

Genel Cerrahi Uzmanı Operatör Doktor Hatice Tacettin ile en sık rastlanan ve cerrahi müdahale gerektiren hastalıkların nedeni, çözüm yolları ve nasıl korunulması konularını konuştuk.

“POZİTİF DÜŞÜNCE: EN BÜYÜK İLAÇTIR”

Hastalıkların genel olarak nedeninin stres olduğunu söyleyen Genel Cerrahi Uzmanı Operatör Doktor Hatice Tacettin hastalıklardan Pozitif düşüncenin gücüne inanarak yenin dedi.

Tacettin. "Bir insanın iyileşme gücü tamamen kendisine aittir. AİDS’ten kansere, gripten en büyük hastalığa kadar kişi iyileştirme gücünü kullanırsa hastalıklardan kurtulma şansı yüzde yüzdür. ‘Sporun, fiziksel açıdan bedeni geliştirme, kas ve eklemleri çalıştırma, kan dolaşımı hızlandırma, ruhsal açıdan ise gerginlikleri ve bellek yorgunluklarını giderme gibi yararları vardır.Spor yapan kişinin kemikleri güçlüdür ve birçok hastalığa yakalanma riski spor yapmayanlara göre daha azdır” diye konuştu.

Genel Cerrahi Uzmanı Operatör Doktor Hatice Tacettin:

YEMEK BORUSU KANSERİ:

Yemek borusu kanserlerinde hastalar; erken belirti vermemesi nedeni ile doktora geç başvururlar. Çoğu hasta tanı koyulduğunda hastalık ileri evrededir.

MEME KANSERİ:

Kadınlarda en sık görülen kanser türüdür. Kanser, vücuttaki hücrelerin kontrolden çıkmaları ve kontrolsüz olarak çoğalarak etraflarına zarar vermeleri olarak özetlenebilir. Meme Kanseri de, meme dokusunu oluşturan hücrelerin kontrol dışı olarak çoğalması ve vücudun farklı yerlerine giderek çoğalmaya devam etmesidir.Meme kanserinde risk; salgılanan östrojen hormonuna marufiyet sürecine bağlı olarak artmaktadır.-Yaş (50 yaş üzeri) - %70’i 50 yaş üstüdür.Meme kanseri 25-35 yaş arasında çok hızlı ve sinsi ilerler, 35-60 yaş arasında yayılma hızı daha yavaştır. Meme kanseri olup olmadığınızı: Aile öyküsü; anne ve kızkardeşte varsa meme kanseri riski 2-3 kat daha fazladır.Adet başlangıcı yaşı (12 yaş altı) menapoza girme yaşı (50 yaş üzeri) risk daha fazladır.Doğum ve emzirme30 yaş altında doğum yapanlarda risk daha azdır, doğum 30 yaş üzerinde oluyorsa veya gerçekleşmiyorsa kanser riski artıyor.Risk artıyor, ciddi menapozsendromu olan hastalara sınırlı sürede ve doktor kontrolünde hormon replasman tedavi öneriyoruz. Ayrıca fazla kilo, yağlı beslenme, alkol riski arttırıyor.

KASIK FITIĞI:

Karın duvarında kasıktaki bir açıklıktan iç organların dışarıya doğru çıkmasıyla oluşur. Kadınlarda kasık bölgesindeki fıtıklar erkeklerdeki kadar sık değildir.Kadınlardaki kasık fıtığı; Kasık üzerinde şişlik veya kitle oluşması en çok görülen belirtilerdir. Bu şişlik kasık kıvrımının hemen üzerindedir. Kadın sırtüstü yattığında şişlik kaybolur. Özellikle ıkınmak, öksürmek, sportif eylemler fıtığın ortaya çıkmasını kolaylaştırır.Kadınlarda; kasık bölgesinde görülen fıtıklar genel olarak daha küçüktür ve kolay fark edilmeyebilir. Hastanın şikayeti o bölgedeki ağrı ve hassasiyet olabilir. Bu yüzden, kadınlarda kasık fıtıklarının muayenesi dikkatli olmalı ve radyolojik yöntemlerden gerektiğinde yararlanılmalıdır.Kasık fıtığı ile beraber bölgede ağrı, hassasiyet, basınç hissi kasık fıtıklarında şişliğe eşlik eden bulgulardır. Kadınlarda görülen kasık fıtıkları anatomik özelliklerden dolayı, erkeklere göre daha fazla boğulma riski taşır. Boğulmuş fıtığı olan kadınlarda eğer tedavi gecikirse bulantı, kusma, şiddetli karın ağrısı, gaz gaite çıkaramama gibi durumlar ortaya çıkar. Bu yüzden kasık fıtığı olan hastaların fıtığın boğulma derecesine gelmeden operasyonla tamir edilip tedavisinin yapılması gerekir.

KARACİĞER KİSTLERİ:

İçi sıvı dolu keseciklerdir. Karaciğer kistlerinden basit kistler, herhangi bir parazit kaynaklı olmayan içeriği sıvı olan iyi huylu tümörlerdir. Eğer kist sayısı birden fazla olup çoklu yapıda ise ‘polikistik karaciğer hastalığı’ olarak tanımlanır.

HİPOTROİDİ:

Troid hormon yetmezliği sonucu vücudumuzdaki tüm metabolik olaylarda yavaşlama vardır. Ruhsal çöküntü, unutkanlık, hareketlerde yavaşlama, uykusuzluk görülür. Gebelikte tedavi edilmeyen troid yetmezliği ( hipotroidi ) bebeklerde zekâ geriliğine yol açabilir. Troid yetmezliği; sık görülen troid bezi hastalığıdır.Hipotroidi; kadınlarda daha sık görülür. Yaşla birlikte artar. Tedavi edilmeyen troid bezi yetmezliği; kalp-damar hastalıklarına neden olabilir. Hasta kendini yorgun hisseder. Hareketleri yavaşlar. Sürekli uyumak ister ve çok üşür. İştah kaybı ve aç dökülmesi görünür.

KASIK AĞRILARI:

Toplumda sık olarak gördüğümüz rahatsızlıklardandır. Kasıklarda oluşan ağrılar, bazen aniden ve şiddetli bir şekilde yaşanırken bazı durumlarda uzun zamandır devam eden ve oldukça rahatsız edici kronik ağrılar olarak seyredebilir. Kasık ağrılarına orta yaşlarda ve üreme çağında daha sık rastlanmaktadır.

KIL DÖNMESİ:

Kıl dönmesi tıp dilinde pylonidal sinüs olarak bilinen bir hastalıktır. Hastaların günlük hayatını sürekli etkilemesi, tekrarlama riski ve toplumda yaygınlığı açısından önemlidir.Hastalık kuyruk sokumunda ağrı, şişlik, dolgunluk hissi, akıntı ile seyreder. Kistin içerisinde kıl yumağı olabilir de olmayabilir de bunlara bağlı olarak cilt enfeksiyonları, alerji, kaşıntı, yanma ve koku problemleri hastanın hem genel sağlık durumunu etkiler hem de sosyal ve iş hayatında olumsuz durumlara sebep olur.Ülseratifkolit; kalın bağırsağın iç tabakasının yaygın iltihabıyla seyreden kronik birhastalıktır. Hastalıkta kalınbağırsağın çeşitli yerleri tutulmakla birlikte ensık rektum (anüse en yakın kısım) tutulur. Bu hastalıkta alevlenme ve iyileşme dönemleri vardır. Bulaşıcı değildir. İnsandan insana yada ortak eşya kullanımı ile bulaşması gibi bir durum söz konusu değildir. Çevresel faktörlerden; sigara, alkol tüketimi oldukça önemlidir. Aspirin, antibiyotik, doğum kontrol hapları, stres ve hamilelik hastalığın şiddetlenmesine yol açabilir.

TIRNAK BATMASI:

Tırnak batması çok yaygın bir hastalıktır. Sert tırnağınyumuşak dokuyu sıkıştırarak tahriş etmesi neticesinde oluşan enfeksiyon veyaraya tırnak batması denir.Tırnak batmasının nedenleri;Kişisel bakım hijyen eksikliğiyle beraber parmakları sıkıştıran darayakkabı kullanımı. Tırnak kesiminin yanlış yapılması, Travmalar sonucunda oluşan tahriş. Fazla kilolar nedeniyle tırnağın derinde kalması. Tırnak batmasını daha çok ergenlik çağında ve genç erişkinlerdegörüyoruz.Parmakta kızarıklık, şişlik, şiddetli ağrı olabilir. Akıntı olursagiyilen çoraplar kirlenir ve koku olur. İltihap olabilir. Tırnak batması diabetve damar hastalığı olanlarda ciddi problemlere yol açabilir. Hatta bu durumparmak kangrenine kadar gidebilir.

SPASTİK KOLON:

İrritable bağırsak sendromu;  fonksiyonel bir bozukluktur.  Şişlik, ağrı, tuvalete çıkma alışkanlığında bozukluk olan kişilerde yapılan incelemelerde organik bozukluk ve patoloji saptanmaması spastik kolonu düşündürür. İrritable bağırsak sendromunda; dışkılama ile hafifleyen karın ağrısı çok tipiktir.Bu hastalık; kişinin yaşam kalitesini ciddişekilde etkilemektedir. Toplumda sık görülür. Spastik kolon, kişilerin sosyal yaşantısını olumsuz yönde etkiler. Bu hastalık sindirim sistemi ile ilgili bir bozukluk olduğundan yiyecekler büyükönem taşır. Hastalığı tetikleyen unsurların başında alkol, sigara, stres, düzensiz belenme gelir.

YAĞ BEZESİ:

Yağ bezeleri, derialtında gelişen deri altı kas dokusu arasında büyüyen, kapsülle çevrilikitlelerdir. En sık iki omuz arasında ve ense bölgesinde görülür. Her yaştagörülebilmesine rağmen sıklıkla 20-40 yaşları arasında rastlanır. Nedenibilinmemekle birlikte, oluşumda ailesel ve genetik faktörler, metabolikhastalıklar, beslenme şeklinin önemli rol aldığı düşünülmektedir.Yağ bezeleri kötühuylu kitleler değildir ancak hızlı büyüyor ve de hastada kozmetik sorunlaryaratıyorsa cerrahi olarak çıkartılmaktadır.Klinik muayene ilekoyulur dokuda görülen şişlik kendini belli eder.Yağ bezesi enfekteolabilirler. Mikrop kaptığında problem yaratabilirler. Renk değişikliği,kızarıklık, ağrı meydana getirirler. Seyrek olarak lipomlar habis tümörleredönüşebilirler.

MEME BAŞI AKINTILARI:

Meme başı akıntısı; sık görülen fark edildiği zaman kişinin paniğe kapılmasına neden olan şikâyetlerdendir. Emzirme döneminde olmayan bir kişide fizyolojik bir nedenle olabileceği gibi patolojik bir lezyona, hastalığa işaret edebilir.Bu patolojik lezyonlar, basit bir meme iltihabından meme kanserine kadar uzanan geniş bir yelpazeyi içerebilir.Eğer ki meme başı akıntısı fark eden hastamız erkekse; bu meme başı akıntısı yüksek olasılıkla meme kanserinin işaretidir. İyi huylu meme başı akıntıları; genellikle iki taraflı ve memeye yapılan masaj ya da meme başını sıkmakla gelen akıntılardır. Akıntı sarı, beyaz, yeşil, kahverengi olabilir.Galaktore; gebelik ve emzirme dönemi olmaksızın, prolaktin hormonunun yüksekliği ile birlikte her iki memeden süt gelmesidir. Galaktoreye en çok sebep olan hastalık beyinde hipofiz bölgesinde görülen tümörlerden prolaktinomadır.

SAFRA KESESİ TAŞLARI;

Safra kesesi karaciğerin alt yüzeyinde ona yapışık olan bir organdır. Safranın depolanmasını ve konsantre edilmesini sağlar.Karaciğerin ürettiği safra, safra kanalları yoluyla kesede birikerek yemek sonrası özellikle yağlı gıdaların sindirimi amacıyla bağırsağa dökülür.Safra taşlarına sık rastlanmakla birlikte özellikle 30 yaşından sonra kadınlarda daha sık görülür. Taşların büyük kısmı kolesterol içeriklidir.Sarışın bayanlarda, şişmanlarda, uzun süre damar yolundan beslenenlerde safra taşı daha sık görülür.Safra taşları kesenin kanalını tıkayarak iltihaplanmaya yol açabilir. Taşlar ana safra kanalını tıkarsa sarılık, pankreas kanalını tıkarsa pankreatite neden olabilir.Safra kesesi kanseri nedeniyle ameliyat edilen hastaların çoğunda taşa rastlanmıştır. Safra kesesi hastalığının tedavisi; cerrahi tanı koyulduktan sonra safra kesesi taşına bağlı şikâyeti olan hastalarda operasyon planlanır.Kapalı ve açık cerrahi teknikler mevcuttur. Safra kesesinin tümü alınarak hastalık nüksü, kanser, komplikasyon gelişimi olasılığı ortadan kaldırılmış olur.Safra kesesinin olmaması hiçbir soruna yol açmaz.

BEDİA BARAK

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.