İnme, beyine giden kan damarlarındaki tıkanma yada yırtılma sebebiyle, beyin dokularına
giden oksijen ve besinlerin kesilmesi sonucu ortaya çıkan beyin hücrelerinde fonksiyon
kaybıdır. İnme riski taşıyan kişiler arasında; aile geçmişinde inme vakası olanlar, herhangi bir
damar hastalığı bulunanlar, sigara ve alkol tüketenler, yüksek tansiyon ve diyabeti olanlar,
kolesterol ve yeme bozukluğu bulunanlar, hareketsiz kişiler ve kadınların erkelere oranla
daha fazla inme riski taşıdığını belirtebiliriz. İnmelerin, yaklaşık olarak %80’i iskemik yani kan
damarındaki tıkanmaya bağlı olarak gelişirken, %20’si ise beyin damarlarındaki yırtılma yada
sızıntıya bağlı gelişir.
Konuşma veya konuşulanı anlamada yetersizlik, yüz kol veya bacakta uyuşma yada hareket
güçlüğü, bir yada iki gözde birden görme kaybı, baş ağrısı, yürümede zorluk gibi belirtiler
varsa, hastanın acilen hastaneye götürülmesi gereklidir.
Haber Giriş Tarihi: 04.11.2019 11:53
Haber Güncellenme Tarihi: 04.11.2019 11:53
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.gazetebursa.com.tr/
Dikkat, fizik tedavide ilk 6 ay önemlidir
Hastaların yaşam stabilitesi sağlandığı andan itibaren, fizik tedavisi ve rehabilitasyonun
başladığını anlatan Therapy Sport Center’dan Uzman Fizyoterapist Altan Yalım, şunları
söyledi:
“İnme sonrası birçok vakada, değişik şiddetlerde kol veya bacakta felç, görme alanında
azalma, konuşma veya anlama bozukluğu, yutkunma veya solunumda zorlanma, yürüme ve
oturma dengesinin kaybı gibi birçok sorun görülebilmektedir. Nörolojik rehabilitasyonda
uzmanlaşmış fizyoterapistler, kişinin durumuna bağlı olarak geliştirdikleri protokolleri hastaya
uygularlar. Bazı vakalar tedaviye son derece hızlı yanıt verebildikleri gibi, bazı vakalar
maalesef uzun tedavi sürelerine ihtiyaç duyabiliyor. Rehabilitasyonda en önemli dönem ilk 6
aylık süreçtir, hasta bu dönemde iyileşme potansiyelinin yaklaşık % 50’sine ulaşır. Ne yazık
ki, hastaların yaklaşık %35’i ilk yılsonunda, gerek maddi nedenler, gerek psikolojik nedenlerle
tedavisini sonlandırmaktadır ve bu da iyileşme sürelerini kötü olarak etkilemektedir” dedi.
Hastalık depresyonu, tedavinin önündeki en büyük engellerdendir
Hastalık depresyonunun, tedavinin önündeki en büyük engellerden birisi olduğunun altını
çizen Uzman Fizyoterapist Altan Yalım, konuşmasına şöyle devam etti:
“Dünyada her iki dakikada yaklaşık bir kişi inme geçiriyor ve inme ölüm nedenleri arasında ilk
sıralarda yer alıyor. Zamanında uygulanan ilk müdahale ile gerek ölüm oranları, gerekse
sonrasında gelişen felç riski minimuma indirilebiliyor. Ülkemizde ise, tahmini inmeli insan
sayısı 1,3 milyon kişi olabilir ve her sene yaklaşık 100 bin kişi buna ekleniyor. İnme
hastalarının yaklaşık 3’te 2’si, hastaneden bir bölgelerinde felç ile ayrılıyorlar. Hastanın
yaşam stabilitesi sağlandıktan sonra, fizik tedavisi ve rehabilitasyon başlıyor. Burada dikkat
edilmesi gereken konulardan birisi de, hastalık depresyonudur. Hastalık depresyonu,
tedavinin önündeki en büyük engellerden birisidir. Gerek tıbbi ekibin, gerekse ailenin bu
süreçte hastaya desteği çok önemlidir. Çoğu hastalar, ilk 6 aylık süreçte işlerine geri
dönebilmektedir. Ancak bazı durumlarda, hastalar uzun süreli olarak tedaviye gerek
duyabilirler. Hastalığın tedavi süresi 2 seneyi bulabilir ve bu dönemden sonra da hareket
kabiliyetinde düzelmeler görülebilir. Hastaların ilk ihtiyaçları olan şey, kas kontrolünü tekrar
kazanmalarıdır, kuvvetlenme sonraki aşamadır. Vücut dengesi ve yürüme becerisi, erken
dönemde genellikle toparlanır. Nöroloji rehabilitasyonunda, hastalara özel egzersiz ve günlük
hayata dönüş aktiviteleri çalıştırılır. İlk amaç, olabildiğince erken dönemde hastalarımızı
normal hayatlarına döndürebilmektir. Çünkü inme, ne sosyal hayat için nede iş hayatı için bir
son değildir, yeter ki hastalarımız bunun farkında olsunlar” diye konuştu.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
İnme tedavisinde ilk 6 ay önemlidir,
İnme, beyine giden kan damarlarındaki tıkanma yada yırtılma sebebiyle, beyin dokularına giden oksijen ve besinlerin kesilmesi sonucu ortaya çıkan beyin hücrelerinde fonksiyon kaybıdır. İnme riski taşıyan kişiler arasında; aile geçmişinde inme vakası olanlar, herhangi bir damar hastalığı bulunanlar, sigara ve alkol tüketenler, yüksek tansiyon ve diyabeti olanlar, kolesterol ve yeme bozukluğu bulunanlar, hareketsiz kişiler ve kadınların erkelere oranla daha fazla inme riski taşıdığını belirtebiliriz. İnmelerin, yaklaşık olarak %80’i iskemik yani kan damarındaki tıkanmaya bağlı olarak gelişirken, %20’si ise beyin damarlarındaki yırtılma yada sızıntıya bağlı gelişir. Konuşma veya konuşulanı anlamada yetersizlik, yüz kol veya bacakta uyuşma yada hareket güçlüğü, bir yada iki gözde birden görme kaybı, baş ağrısı, yürümede zorluk gibi belirtiler varsa, hastanın acilen hastaneye götürülmesi gereklidir.
En Çok Okunan Haberler