Hava Durumu

Sosyal medya

Yazının Giriş Tarihi: 03.07.2020 00:00
Yazının Güncellenme Tarihi: 03.07.2020 00:00
 Dünyada 4 milyar insanın aktif olduğu ve ülke nüfusumuzun yüzde 65 inin hesabının olduğu sosyal medya kısıtlanması ya da kapatılmasını konuşulmakta. Sizce konuşulmalı mı? Dünya 5G’ye geçerken, yerli ve yabancı girişimciler Türkiye de 5G için neler yapılması gerektiği konusunda hareket ederken, sosyal medyanın kapatılması veya kısıtlanması asla mümkün olmaz diye düşünmekteyim. Ancak sadece düzenlemelerin yapıla bilinir. Dediğim gibi sadece düzenleme… Düzenleme içinde ise siber zorbalık yapan zihniyete karşı, kişilik haklarına karşı tavır koyan zihniyetlere karşı, yaşam hakkına yönelik tutum sunan zihniyetlere yönelik, kadınlara ve çocuklara yönelik zarar verici zihniyetlere, terörist girişimleri tetikleyen niyetlere gibi konularda düzenlemeler yapıla bilinir. Sosyal hesapları kapatalım konusu ya da insanların faydalanabileceği paylaşım alanlarını kısıtlanması mümkün değilmiş gibi görünmekte. En azından ben öyle düşünmekteyim. Gerçi bir müdahale yapılırsa günümüz teknolojik imkânlar dâhilinde muhakkak birçok kişi kısıtlamaları kendince ortadan kaldırabileceğini düşünmekteyim. Örneğin VPN kullanarak. VPN ücretsiz uygulamaları yaygın olarak kullanıla bilinir bu seferde veri güvenliği ortaya çıkar buda ayrı bir dert olarak ülkemizin karşısına çıkabileceğini düşünmekteyim. 2020 İnternet kullanım oranlarına bakınca nasıl şartlarda düzenleme yapılacağını sorusu karşımıza çıkmaktadır.   62 milyon internet kullanıcısı, Türkiye nüfusunun yüzde 74’ünü teşkil ediyor, 54 milyon sosyal medya kullanıcısı, Türkiye nüfusunun yüzde 64’ünü teşkil ediyor 77 milyon mobil kullanıcısı, Türkiye nüfusunun yüzde 92’sini teşkil etmekte... Rakamlar bize gösteriyor ki hemen yapılacak bir düzenleme bile yanlış bir uygulamanın söz konusu olabilir. Düzenleme yapabilmek için konunun ilgili tarafların, bilirkişilerin bir arada çalışarak sosyal, kültürel ve ekonomik boyutlarıyla değerlendirilmelidir. Eğer bu değerlendirmeler yapılmaz ise; Sosyal, kültürel, ekonomik problemleri olacağı gibi siyasi olarakta muhakkak sonuçları olacağını düşünmekteyim. Peki, ne oldu böyle olduk… Asıl sorulması gereken soru bu! İşte bu soru tam can alıcı noktadadır. Sosyal medyamız uzun bir süredir kutuplaştırılmıştır. Bunun nedeni ise doğrudan siyaset yapanların kendisinden kaynaklanmaktadır. Yani siyasiler bugün ellerini vicdanına koysun. Paralı tuttukları troller ile kutuplaştırıcı dil kullandıklarını unutmasın. Bugün kendimize ve yakınlarımıza yapılan saldırılara karşı doğrudan tepki gösterirken, dün başkalarına yapılan saldırılarda ise sessiz kalındığını da unutmamak gerekmektedir. Kötülük her zaman kötülüktür ilkesi dahilinde hareket etmek gerekmektedir. Keza sosyal medyayı suçlamak yerine toplumsal hayattaki ilkesel olmayan davranışları düzeltmek gerekmektedir. İnsanların insanlara kin kustuğu, nefret söylevlerinde bulunduğu ve ya baskı altına aldığı durumları düzenlemek gerekiyor. Eğer yaşamın kendisinde demokratik yaşam sürdürülür ve hukuk kuralları kullanılırsa sosyal medya da kendi kendini düzeltir. Yani müdahaleye gerek bile kalmaz diye düşünmekteyim. Bugün tüm mağduriyetlere karşı hep beraber hareket etmek gerekir. Herkes sadece kendi mağduriyetlerini sadece görür ve başka mağduriyetleri görmezden gelirse işte o zaman yıkımlar ve zararların sayısı katlanarak artar… En başta dediğim gibi düzenlemeler ilgili tarafların bir araya gelmesiyle mümkün olur. Bu düzenlemeler kişilik ve yaşam haklarına yönelik davranışların sergilenmesine karşı yapılmalıdır. Bu arada düzenleme yapılırken sosyal medya şirketlerinin ülkeden çekilmesi durumları da unutulmamalıdır. Diyeceğim şu ki; sosyal medyadan önce demokratik yaşam ve hukuksal hayat yaşamın parçası hale getirilirse işte o zaman sosyal medyayı doğrudan iyileştirilmiş olunacaktır. 
Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.