Müteahhit yapar, boya ve dekorasyon satar…
Elbette evlerimiz, işyerlerimiz, ofislerimiz ilgili müteahhit veya yapı üstlenicinin projesinin yapılacağı arsanın ilk seçiminden kullanmaya başladığımız ana kadar birçok aşamadan geçiyor. Mimarlar ve müteahhitler en akıllı binaları, en estetik binaları en güzel yerlerde yaparken iş binanın içine girmeye geldiğinde ve ya dış görsel sunumuna geldiğinde görevi biz yani boya ve dekorasyoncular devralıyor. Sektör mensuplarımız en akıllı binaları en sağlıklı boyalarla, en güzel binaları en estetik boyalarla, en sağlam binaları en muhafazalı boyalarla boyamak için adeta birbirleriyle yarışa giriyorlar. İnşaat sektöründeki bu kalite, kalitenin getirdiği bu rekabet, rekabetin doğurduğu değer Türkiye Boya ve Dekorasyon sektörüne olumlu yansıyor ve sektör adım adım Avrupa’da boya sektörüne yakın bir konuma gelmeye başlıyordu. Ancak son 3 yıldır hızlı bir kentsel dönüşüm furyası başladı ve çiçek gibi kentlerin boyasız, dekorasyonsuz yapıları hızla artmaya başladı. Büyükşehirler ve birçok şehir adeta çöküntü, eski ve yıkık kent görüntüleri vermeye başladı. Boya ve dekorasyon sektöründe iş hacmi düşerken, tadilat diye adlandırdığımız ara sektörümüz ağır darbe aldı. Siyasi belirsizlikler ve 15 Temmuz ve 16 Nisan referandum sürecinin etkilerini de değerlendirdiğimizde sektörümüz son 10 aydır adeta yaşama mücadelesi veriyor. Maliyetlerin artmasının ana nedeni döviz olurken, işçi maliyetleri ve iş güvenliği maliyetlerinde ki artışlarda sektörün darbe almasına neden oldu. Yine ülke genelinde artan işsizlik ve enflasyon her sektör gibi bizi de vurdu. Büyük ölçekli işlerin Bursa dışında ki Ankara, İzmir ve İstanbul merkezli firmalara kaydırılıyor olması ise sektör mensuplarımızda bardağı taşıran son damla oldu. Piyasalarda halen daha sürmekte olan nakit krizinin ötesinde çek artık pekte değerli bir evrak olmaktan çıktı. Uzun vadelerin maliyetleri arttırmasının ötesinde piyasalarda ödeme güvenirliliği ortadan kalktı. Sektör mensubu firmalarımız kendi öz sermayelerine bankaların uyguladığı ağır yaptırımlar nedeniyle dönmek zorunda kaldı. Bu durumda her işin alınamaması ve işsizlik ortamının doğmasına neden oldu. Daha doğrusu ödeme güvenirliliği seçici etken oldu. Önceden aylık boya veya dekorasyon ustası çalıştıran firmalar, hızla gün başı ve iş süresi kriterlerine göre usta ve işçi çalıştırmaya başladılar. Şuan piyasada iş yapılacak birçok alan olmasına rağmen ödemelerin önümüzdeki yılın ortalarına sarkıyor olması mevcut işlerin alınabilirliğini ortadan kaldırıyor. İnşaat ve gayrimenkul sektörünün önemli finans ayağı olan bankaların yeni konutların satışlarında ve tadilat kredilerinde çıkardığı sorunlar nedeniyle, kentsel dönüşüm projeleri de durma noktasına geldi. Dekorasyon alanında önemli bir değer olan duvar kâğıdı ve boya maliyetlerinde en az 5 dolar fiyat artışı yaşanırken proje bazında yüzde 40 ile yüzde 70 arasında fiyat yükselişleri ortaya çıktı. Tüm bu detayları üst üste koyduğumuzda bize sektör mensuplarımızın şu cümlesi artarak gelmeye başladı. “Kentsel dönüşüm başta olmak üzere yapıları Müteahhitler yapıyor ama biz boya ve dekorasyon ustalarının ve firmalarının ince işçilikleri sattırıyor, o zaman neden bizlerin sorunlarıyla hükümetimiz, belediyelerimiz ve inşaat sektörünün devleri ilgilenmiyor” soruları artıyor.
İnşaat sektör kurultayı oluşturulmalı
Bursa, Türkiye’nin en önemli ihracat kenti olarak göğsümüzü kabartıyor. Bursa Ticaret ve Sanayi Odasının son 4 yılda attığı pozitif adımlar ve Başkan İbrahim Burkay’ın küresel çapta yaptığı adımları takdirle karşılıyoruz. Bilindiği üzere bizler esnaf kesim olarak Bursa Esnaf ve Sanatkârlar Odası yani BESOB üyeleriyiz. Ve güncel bilinir adıyla KOBİ firmalar sınıfındayız. Bursa’nın güçlü sektörlerini bünyesinde bulunduran Bursa Ticaret ve Sanayi Odası ile Bursa Büyükşehir Belediyemiz öncülüğünde inşaat sektör kurultayı çalışmalarının yapılmasını ve bu kurultayların 2 yılda bir Bursa firmaları ile Türkiye ve Türkiye’ye ürün satan yurt dışı üretici firmaların katılımları ile tekrarlanmasını talep ediyoruz. Akademik Odalar ile Uludağ Üniversitesi ve Bursa Teknik Üniversitesinin belirleyeceği kriterler ile sektörün profesyonelleştirilmesini, sektörde çalışanların belgelendirilmesini ve eğitilmesini istiyoruz. Boya ve Dekorasyoncular Odası olarak şuan da iletişim halinde olduğumuz tüm kent dinamiklerine aynı cümleyi ifade ediyoruz. Diyoruz ki, 2017 yılının son çeyreğinde ya da 2018 yılının ilk çeyreğinde güçlü bir inşaat sektör kurultayını acilen toplayalım.
Oda olarak vatandaşımızın yanındayız
Boya ve dekorasyon konusunda hizmet almak isteyen tüm vatandaşlarımızı, site sakinlerini ve fabrika sahiplerini Boya ve Dekorasyoncular Odası olarak bizlerle iletişime davet ediyoruz. Odamıza kayıtlı olmayan firmalarla çalışarak kendilerini ve paralarını riske atmasınlar. Talep olduğu halde bizler siteler ve konutlar için tadilat, boya ve dekorasyon fiyatlandırma keşifleri de yaptırabiliyoruz.
Katılımlarınızdan dolayı siz değerli dostlara teşekkür ediyorum.