Hava Durumu

Eğitim emek ister…

Yazının Giriş Tarihi: 04.09.2021 00:00
Yazının Güncellenme Tarihi: 04.09.2021 00:00

Pazartesinden itibaren yüz yüze eğitim her ne şartta olursa olsun başlanacak duyurusu bakanlık tarafından paylaşılmıştır. Bu duyurunun çok kıymetli ve çok önemli olduğunu kesinlikle belirtmek isterim.

Yüz yüze eğitim her yaştaki grup için çok önemli olduğu gibi daha hızlı ve daha nitelikli öğrenme yoludur. Deneyimsel öğrenme yani yaşayarak öğrenmenin yolu ile öğrenilen tüm bilgiler yüz yüze eğitim sonrası kalıcı halde insanların akıllarına kazanır. Yüz yüze ve deneyimsel öğrenme metotları ile öğrenilen tüm bilgiler hayatımızın geri kalan kısmında kullanılır olarak hayatımıza girer.

Uzun süredir üniversitelerde, şirketlerde ve sivil toplum kuruluşlarında çeşitli eğitimleri yaygın eğitim metotları kullanarak vermekteyim. Verilen bu eğitimler sonrası birçok eğitim katılımcımız ile çeşitli alanlarda karşılaşmaktayım. Bu karşılaşmalarda dikkatimi çeken en önemli nokta ise deneyimsel öğrenme yoluyla öğrendiği tüm bilgileri hayatlarının tamamında kullanan insanlar haline dönüştükleridir.

Bugün Milli Eğitim Bakanlığı’nın sunduğu eğitim modeli ile öğrencilerin, öğrendikleri çok kısa vadeli bilgiler olduğu gibi aynı zamanda hayatlarının geri kalan kısmında kullanılabilecek durumlara dönüşmediği görülmektedir. Ne yazık ki öğrenilen tüm bilgiler sadece kısa süreli sınav geçmek adına olduğu birçok uluslararası test öncülüğünde kanıtlanmıştır.

Uluslararası değerlendirme kuruluşları olumsuz notlar verirken aynı zamanda ulusaldaki iç denetim sistemlerinde de öğrenciler değerlendirildiğince aynı olumsuz sonuçlar tekrar gözler önüne serilmektedir. Yani nereden bakarsak bakalım mevcut öğrenme metotları ne yazık ki öğrenmeye yönelik değildir.

Liseye geçmiş veya liseden mezun olmak üzere olan birçok kişi ile sohbet etmeye kalktığımda en fazla dikkatimi çeken konu muhakeme gücü zayıfın altında yer alıyor olmasıdır. Yani duydukları cümleleri değerlendirmekten ya da öğrendikleri bilgileri kullanmaktan yana sıkıntı duyan birçok kişi ile karşılaşmaktayım. Bu karşılaşmalar ne yazık ki meslek sahibi olmuş bazı kişilerde de görülmektedir.

Yaşanan bu karşılaşmalar çok üzücü olduğu gibi vicdanları sızlatacak derecede can yakıcı hale dönmüştür. Bu sistem içinde bu mevzuatları ortaya koyan, mevzuatları onaylayan ve hatta uygulayan herkes sonuçlardan sorumludur. Kaybolan neslin sorumlusu ne yazık ki bugün bu grubun tamamıdır.

İyileştirmek mümkün değil mi derseniz? Tabii ki mümkün tabii ki öğrenmeye yönelik birçok metot mevcut. Bu metotların hayata geçirilmesi için nitelikli nicelikli yöneticilerin ve eğiticilerin bu kadrolarda görev alması ile ilk adımlar atılmalıdır.

Siyasi çıkarlar ya da yönlendirici yaklaşımlarla eğitim ve öğretim konularının içinden çıkmak mümkün asla olmayacaktır. Eğitim ve öğretim konuları için çıkarcı, siyasi ya da yönlendirici davranışlar yaklaşıldığında geleceğe savaş açılmış olduğu bilinmelidir.

Bugünü ve geleceği kurtarmanın yolu nitelikli ve nicelikli çağdaş eğitimden geçtiğini unutmamak gerekir. Nitelikli, nicelikli eğitim yolu ise sistem ve yönetimden geçmektedir. Yani sistemi ve yöneticileri iyileştirdiğiniz de nitelikli ve nicelikle eğitime ulaşmış olunacaktır.

Gelişmiş ülke olabilmek istiyorsak nitelikli ve nicelikli eğitime herkesi buluşturmak gerekmektedir. Eğer bu topraklarda yaşıyorsak eğitimli olmamız kesinlikle şarttır.

Pazartesi günü yüz yüze eğitime geçilirken tüm ilgili ve yetkililer tekrar tekrar düşünüp stratejilerini ortaya koymalı, geleceğe yön verecek eğitimli bireylerin yetişmesi için çabala harcamalıdır.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.