Hava Durumu

Toplumsal huzur için...

Yazının Giriş Tarihi: 05.04.2021 00:00
Yazının Güncellenme Tarihi: 05.04.2021 00:00
Yaklaşık 2 yıldır toplumun çeşitli kesimlerinde dijital alanlarda ve sosyal alanlarda çeşitli sinir patlamaları ile kendisini ve yaşadıklarını göstermeye çalışmakta olduğunu muhakkak fark etmişsinizdir.

Yaşana endişelerden, kaygılardan ve umutsuzluklardan patlayan insanların en patlama nedeni ne yazık ki ekonomik sorunlara dayanmaktadır.

Şahit olduğum ve tanıklığını edebileceğim o kadar çok ekonomik problem yaşayan insan var ki saymakla bitmez. Şahitliğini edeceksin bu insanlar kendi sorunlarını dinletip, çözümler bulabilmek için o kadar çok yöntem deniyor ki bu yöntemlerin başında sosyal medyada yayınla ve yakınlarına kendilerine anlatmakla dertlerine derman bulmaya çalışmaktadırlar.

Çünkü yaşadıkları sorunların nedenini yönetimsel konulara dayandırmaktadırlar. Yani kurum ve kuruluşların insani yaşam değerlerine göre kendilerine davranmadığının üstüne basa basa dillendiriyorlar. Yani çalışma hayatlarının, yaşam şartlarına uyumadığını açıkça ifade etmektedirler. Hatta işi olmayan resminde sosyal devlet anlayışına uzak yaşam standartları içinde olduğunu yüksek sözlerle ifade etmeye çalışıyorlar.

Biliyoruz ki zamanında gelen adalet ya da zamanında uygulanan hukuk toplumun her kesimi için eşit olmalıdır. Ancak bugün görüyoruz ki ne adalet ne hukuk, ne zamanında geliyor ne de herkese eşit uygulanıyor. Güçlünün hukuku, güçlünün adaleti ne yazık ki eşitliği bozuyor.

İşte bu nedenle kutuplar her geçen gün açılıyor, işte bu nedenle toplumsal o kuşlar kendisini ciddi bir şekilde gösteriyor. Ne yazık ki toplumun siyasi ve ekonomik güçlüleri için uygulanan adalet, toplumun diğer kesimine teğet bile geçmiyor.

Yaşadığımız pandemi şartlarında dahil, kurallar kişiden kişiye göre ayrı uygulanmaktadır. Pandemi şartları dahil, iki kutuptaki insanlar arasındaki mesafelerin azalmasına neden olmamıştır. Toplumsal ayrışma bu dönemde bile her zamankinden daha fazla atmış, her zamankinden daha fazla toplum bir kısmını zihnen fakirleştirmiştir.

Ne yazık ki bu kutuplaşmanın, hatta bu ekonomik uzaklaşmanın sorumluları, sorumluluk  duymamaktadır. Tüm yetkiyi tek başına kullandıkları gibi neden oldukları kötü sonuçlara sahip çıkmadıkları gibi kötü sonuçları da başkalarının üstüne atmaktan çekinmemektedirler.

Artık bilmek gerekiyor ki toplumun içindeki patlamalar bir an önce durmalıdır. Toplumsal patlamalar ne yazık ki bütünlüğümüze ülkemizin bekasına doğrudan zarar verecek nitelikler doğurabilir. Devletim en küçük kurumu olan aile yapısının durumu asıl beka sorunu olduğunu ortaya koymamız gerekmektedir. Aile kurumunu güçlendirmek ki ekonomik  iyileştirmelerden geçtiğini anımsamak zaruri olmalıdır.

Toplumsal kaplamaların önüne geçmenin en temel yolu ise zamanında adil olmaktan ve zamanında hukuk kurallarını uygulamaktan geçtiğini kesinlikle binmeliyiz. Tabii ki bu yaklaşım toplumun her kesimine eşit uygulanmalıdır.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti hukuk devletidir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti sosyal devlettir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin en önemli beka sorunu ise vatandaşın huzur seviyesinden geçmektedir. O nedenle toplumsal huzur için tüm yetkililerin savaş baltaları ile değil, çözüm kalemleriyle toplumun karşısına geçmeleri gerekmektedir.

Türk vatandaşı biliyor ki; toplumsal uzlaşma her zamankinden daha yakın ve her zamankinden daha güzel olabileceğini...

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.