Günümüzün en önemli sorunu ne derseniz herhalde ülkenin çok önemli kısmı ekonomi olarak cevap verir.
Önümüzdeki cumhurbaşkanlığı ve parlamenter seçimlerine 2 aydan daha az kaldığı bugünlerde, oy verecek vatandaşlar liderlerin ne söylediğini dinleyerek oylarının yönlerini şekillendirmekte.
Seçime 40 gün kala liderlerin vatandaşları etkilemek için söyledikleri sözcüklere baktığımızda bazen canımız yanmakta nedeni ise bugün o sözcüklerinin içinde refah seviyesini iyileştirmeye yönelik atılmamış adımların çok fazla olduğunu görmektir.
Geçtiğimiz günlerde Tunceli belediyesi çalışanlarına %85 gibi bir zam yaparak Tunceli’de belediye çalışanlarının refah seviyesini ciddi anlamda iyileştirdiği görülmektedir. Türkiye’nin yüz ölçümü ve kaynakları bakımından orta ölçekli denen bir belediyesi yüzde 85 zam yapabilirken diğer belediyeler ya da diğer işverenler niye bu zamı ya da niye alım gücünü iyileştiremediğini sorgulamak zorunda kalıyor.
Bugün ülkemizin en önemli sorunu olan ekonomik problemin nedeni geçmişteki plansız ve geleceksiz atılmış adımlardan kaynaklı olduğu bilinmelidir.
Bugün toplumun önemli bir kısmı aldıkları maaşlar ile yaşamlarını dengelemiyor olmasının nedeni bugünün yöneticileriyle bugünün liderleri ile ilgili olduğu ortadadır.
Sık sık gündeme gelen 10 yerden maaş alanlar, 5 yerden maaş alanlar, ihaleyi taşeronunun taşeronuna yaptıranlar, üretmek yerine tüketmeyi tercih edenlerin çoğunluğu olduğu yerlerde ne yazık ki refah seviyesi iyi olmaz.
Usulsüzlüklerin ve yolsuzlukların yapıldığı yerde denetim mekanizmaları çalışmıyor anlamına gelir.
Sadece bir kısmı zenginleştirmek için atılan adımlar yarın sıkıntıların büyümesine neden olabilir.
Geçtiğimiz gün iftardan hemen sonra Millet mahallesi esnafı ile buluştum. Millet Mahallesi’nde bir araya geldiğimiz esnafın söylediği kendim mahallelerinde alışveriş yapan vatandaşlarının %80’inin alım gücünün doğrudan düştüğünü gördüklerini söylediler.
Vatandaşın tercihleri zoraki ürünlere yönelik dönüştüğünü ve geleceğe yönelik ev araba gibi planlardan tamamen uzaklaştığını söylediler. Tabii bunun üzerine bu sorunların nedeninin ne olduğu üzerine uzun uzun sohbetlerde bulunduk. Bu sohbetlerin tamamının nedeni sistemsiz ve politikasız adımlardan dolayı olduğu sık sık söylendi.
Yani seçimlere 40 gün kala vatandaşın önemli bir kısmı ekonomik değerler üzerinden olaylara bakacağı açıkça nettir.
Cumhurbaşkanında ekonomik iyileşmeler beklerken, parlamenterlerden ise yerellerine getirilecekleri fırsatları dikkate alacaklarını gösteren davranış ortaya koydukları nettir.
Bugün yapılması gerekenler ise cumhurbaşkanları adaylarının toplumdaki yaratacağı değişimin ne, nasıl olacağını net olarak göstermeleri ve hatta bugünden yansıma almalarına olanak sağlayacak adımları ortaya koymalılardır. Yine beraberinde seçilecek parlamenterlerin vatandaşlara ve memleketine faydalarının nasıl olacağını görme odaklı olacağı açıktır.
Parlamenter seçimlerinde; yerellerinden seçmenin seçilmiş adayları ile yola çıkan kazanacaktır.
Seçime 40 gün kala ekonomiyi vatandaşlığına iyileştirmeyi ispatlayan ve seçmenin adaylarıyla yola çıkan geleceğe yön verenler olacaktır.
Bugün vatandaşın kafası karışık değil, bugün vatandaş atılan adımlar üzerinden oylarını nasıl kullanacaklarıyla ilgili fısıltı gazetesini çalıştırmış durumdadır. İnsanlar birbirleriyle ekonomi ve gelecek üzerine konuşmakta olduğu bir dinleyerek adım atılmalıdır. Dünün seçim sözcükleri bugün geçerli olmadığı anlaşılmalıdır.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Kemal UYSAL
Ekonomi ve seçim...
Günümüzün en önemli sorunu ne derseniz herhalde ülkenin çok önemli kısmı ekonomi olarak cevap verir.
Önümüzdeki cumhurbaşkanlığı ve parlamenter seçimlerine 2 aydan daha az kaldığı bugünlerde, oy verecek vatandaşlar liderlerin ne söylediğini dinleyerek oylarının yönlerini şekillendirmekte.
Seçime 40 gün kala liderlerin vatandaşları etkilemek için söyledikleri sözcüklere baktığımızda bazen canımız yanmakta nedeni ise bugün o sözcüklerinin içinde refah seviyesini iyileştirmeye yönelik atılmamış adımların çok fazla olduğunu görmektir.
Geçtiğimiz günlerde Tunceli belediyesi çalışanlarına %85 gibi bir zam yaparak Tunceli’de belediye çalışanlarının refah seviyesini ciddi anlamda iyileştirdiği görülmektedir. Türkiye’nin yüz ölçümü ve kaynakları bakımından orta ölçekli denen bir belediyesi yüzde 85 zam yapabilirken diğer belediyeler ya da diğer işverenler niye bu zamı ya da niye alım gücünü iyileştiremediğini sorgulamak zorunda kalıyor.
Bugün ülkemizin en önemli sorunu olan ekonomik problemin nedeni geçmişteki plansız ve geleceksiz atılmış adımlardan kaynaklı olduğu bilinmelidir.
Bugün toplumun önemli bir kısmı aldıkları maaşlar ile yaşamlarını dengelemiyor olmasının nedeni bugünün yöneticileriyle bugünün liderleri ile ilgili olduğu ortadadır.
Sık sık gündeme gelen 10 yerden maaş alanlar, 5 yerden maaş alanlar, ihaleyi taşeronunun taşeronuna yaptıranlar, üretmek yerine tüketmeyi tercih edenlerin çoğunluğu olduğu yerlerde ne yazık ki refah seviyesi iyi olmaz.
Usulsüzlüklerin ve yolsuzlukların yapıldığı yerde denetim mekanizmaları çalışmıyor anlamına gelir.
Sadece bir kısmı zenginleştirmek için atılan adımlar yarın sıkıntıların büyümesine neden olabilir.
Geçtiğimiz gün iftardan hemen sonra Millet mahallesi esnafı ile buluştum. Millet Mahallesi’nde bir araya geldiğimiz esnafın söylediği kendim mahallelerinde alışveriş yapan vatandaşlarının %80’inin alım gücünün doğrudan düştüğünü gördüklerini söylediler.
Vatandaşın tercihleri zoraki ürünlere yönelik dönüştüğünü ve geleceğe yönelik ev araba gibi planlardan tamamen uzaklaştığını söylediler. Tabii bunun üzerine bu sorunların nedeninin ne olduğu üzerine uzun uzun sohbetlerde bulunduk. Bu sohbetlerin tamamının nedeni sistemsiz ve politikasız adımlardan dolayı olduğu sık sık söylendi.
Yani seçimlere 40 gün kala vatandaşın önemli bir kısmı ekonomik değerler üzerinden olaylara bakacağı açıkça nettir.
Cumhurbaşkanında ekonomik iyileşmeler beklerken, parlamenterlerden ise yerellerine getirilecekleri fırsatları dikkate alacaklarını gösteren davranış ortaya koydukları nettir.
Bugün yapılması gerekenler ise cumhurbaşkanları adaylarının toplumdaki yaratacağı değişimin ne, nasıl olacağını net olarak göstermeleri ve hatta bugünden yansıma almalarına olanak sağlayacak adımları ortaya koymalılardır. Yine beraberinde seçilecek parlamenterlerin vatandaşlara ve memleketine faydalarının nasıl olacağını görme odaklı olacağı açıktır.
Parlamenter seçimlerinde; yerellerinden seçmenin seçilmiş adayları ile yola çıkan kazanacaktır.
Seçime 40 gün kala ekonomiyi vatandaşlığına iyileştirmeyi ispatlayan ve seçmenin adaylarıyla yola çıkan geleceğe yön verenler olacaktır.
Bugün vatandaşın kafası karışık değil, bugün vatandaş atılan adımlar üzerinden oylarını nasıl kullanacaklarıyla ilgili fısıltı gazetesini çalıştırmış durumdadır. İnsanlar birbirleriyle ekonomi ve gelecek üzerine konuşmakta olduğu bir dinleyerek adım atılmalıdır. Dünün seçim sözcükleri bugün geçerli olmadığı anlaşılmalıdır.