15 Temmuz olayları ve sonrası toplumsal bir güçlenme hareketi olaraktan tarihe geçti. Bu tarihi fırsatın geciktirmeden kullanılması gerekmektedir. Vatan sevgisi olanlar ile menfaat ilişkisi için içimiz de bulunan bukalemun kılıklı şahsiyetsizlerin ayırt edileceği bir dönemdeyiz. Ayırt edilsin ki büyüyelim, gelişelim ve refah seviyemiz dünya standartlarının üzerine çıkaralım.

Şuanda Türk Silahlı Kuvvetleri’nde, çeşitli bakanlıklarda, yerel yönetimlerde, basın kuruluşlarından, iş dünyasından ve siyasi partilerin içindeki küçük ve alt kadrolardaki kişilere soruşturmalar, görevden uzaklaştırmalar ve görevden el çektirmeler yapılmaktadır. Bunlar güzel be kesinlikle olmalıdır. Asıl önemli olan ise bu kişilere referans olmuş,  onlara bu kapıları açmış ve onlara doğrudan bağlı çalışmış asıl sorumlu kişileri tespit edip adil bir şekilde cezalandırılmalılardır.

Kendilerine bugün bir kılıf uydurmuşlar diyorlar ki “o günlerde kim çalışmadı ki onlarla” çalışmayan o kadrolara yaklaşmayan onlarca binlerce insan tanımaktayım.  Bu insanlar sırtını birilerine veya bir yerlere dayamadan hareket etmişler. Bugün bulundukları nokta ise kendilerinin doğrudan bilek gücüdür. Ama birileri çıkıyor “kim çalışmadı ki” diyerek kendilerini ve suçlarını hafifletmeye çalışıyorlar. Bunun üzerinde durulmalı ve bu sorgulanmalı.

Artık operasyonlar daha anlamlı olması, ses getirebilmesi ve tedbirlerin doğru alınabilmesi için; suçlu insanları görevlere getirenlerin üzerine doğru yapmak gerekmektedir.

Aslında toplumuzun en fazla üstünde durması gereken nokta bu olmalıdır. Devlete, millete ihanet edenlere; yardım eden kimselere,  destek olan kişilere, bilerek menfaatler ve çıkarlar gözetenlere en büyük cezalar doğrudan verilmelidir.

Bu hainleri devlet, hiçbir duru gözetmeksizin direk yargılamalıdır. Yani siyasetteki yeri, ekonomik alanda konumu, toplumsal vizyonu anlamındaki etkinliğini kıstasların arasına koymadan, yargı kapıları sonuna kadar açılmalıdır. Bugün demokrasi meydanlarında lobicilik yapmak için gelenlere de bu yazı ders olmalıdır. Çünkü vatandaş ile dertlenmediğini doğrudan göstermektedirler. Ben 5 şehrin meydanlarını gezdim, meydanların hepsinde aynı manzaraları görmek mümkün. İki ayrı manzarayı size tasvir etmeye çalışacağım gerçi siz bunları biliyorsunuzdur ama yine belirteyim. Birini manzara adam alana gelmiş hiç meydanlara bakmadan çıkar lobiliciliği yapmak için sağda solda toplanarak dedikodu yapmaya devam eden büyük sayılabilinecek bir grup bulunmakta. Bu dediğim gibi her meydanda var sanırım. Çünkü gezdiğim beş meydanın temel özelliği. Diğer manzara için vatan aşkıyla tutuşan ve yanan insanlar. Şimdi değerlendirmeyi siz yapın bu insanlarda çıkar peşinde değil mi, dertleri demokrasi mi… kesinlikle değil. O nedenle bu insanları da denetlemek gerekir ve meydanları son güne kadar doldurmak gerekir.

Şimdi fark etmelisiniz ki hain haindir. Bugün tespit edilmişse, kökleri hemen kurutulmalıdır. Bu kutsal görev ise tüm Türkiye’nidir.