Daha derine dal Uluslararası Distopya Film Festivali...
Yazının Giriş Tarihi: 20.11.2021 11:24
Yazının Güncellenme Tarihi: 20.11.2021 11:24
Dünya'da yaşayan her canlının genellikle düşleri vardır. Bazı insanlar düşlerine ulaşırlar bazı insanlar düşlerini başkaları ile paylaşmaktan mutlu olurlar : ya anlatırlar ya yazarlar ya da sinema ile görselleştirirler.
Sinema büyüsü ile büyümüş biri olarak sinema perdesinde gördüğüm hayaller ya beni içine çekmiş ya da değişik bakış açısına varmışımdır. Sinema sayesinde başkalarının derdini kendime dert, hayalleri hayallerim olmuştur. Tünelin çıkışını ararken ışık tutmuştur...
Hayal kurmak... Ne güzel şey... Ama hayaller bazen sıradanlaşır... Herkes düşmüş aynı hayalin peşine...
Hayaller aynı olunca aşklar da aynı olmaya başlamadı mı ? Oysa hepimiz farklı farklı değil miyiz? farklı renklerle bir arada? Gökkuşağı gibi !
İşte bu sıradanlaşmayı fark ediyorum, bize yeni hikayeler, yeni hayaller lazım.
Son zamanlarda kapıldığım bu düşünce aklımı kurcalamaya başladı.
Ben böyle sinema'da hikayelerin aynılaşmasından muzdarip iken, Hatice Aşkın'ın bir buçuk yıldır çalışmalarını sürdürdüğü Uluslararası Distopya Film Festivalinin basın lansmanına davet etti.
BKM' de yapılan lansman'a gidince gerçekten büyük bir emek ile hazırlanan bu organizasyon beni mutlu etti. Festival direktörü Sevgili Hatice Aşkın'ın sözleri beni duygulandırdı ; " Fikir aşamasından itibaren bir buçuk yıllık hazırlık ve yoğun bir çalışma serüveni sonucunda bugün direktörlüğünü üstlendiğim Uluslararası Distopya Film Festivali’ni görkemli bir basın toplantısıyla tanıtıyor olmaktan büyük mutluluk duyuyorum.Yıllardır distopya türünde filmler üreten bir yönetmen olarak bireysel mücadeleme şimdi Uluslararası Bağımsız Sinema ve Sanat Derneği çatısı altında tüzel kişi olarak devam ediyoruz. Ülke sinemamız içerisinde farklı türlere alan açmayı misyon edinen yenilikçi bir yaklaşıma ihtiyaç duyduğumuz şu günlerde Uluslararası Distopya Film Festivali’ni distopya türüne dikkat çekmek ve distopya türünde film üretimini arttırmak amaçlarıyla hayata geçiriyoruz.
Sinema bize dünyayı değiştirme ve dönüştürme gücü hissettiren çok güçlü bir sanat dalı. Uluslararası Distopya Film Festivali’nin öncü olarak bu tür için bir kıvılcım başlatmasını, tür çeşitliliğin artmasını sağlayacak büyük ve köklü bir festivale dönüşmesini temenni ediyorum. Bugün burada bu hayali gerçekleştirmemde başta Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü olmak üzere değerli katkılarından dolayı Üsküdar Belediyesi’ne, basın toplantısına ev sahipliği yapan en büyük destekçilerimizden ve danışmanlarımızdan BKM Mutfak’a ve Genel Müdürü Ferat Bilgin’e, Festival Danışmanlarımız Biket İlhan, Emre Oskay, Aydın Orak, Serap Gedik ve Ahmet Küçükkayalı’ya, Sanat Yönetmenimiz Gülşah Elikbank’a, Akademi Danışmanımız olan Oxford Üniversitesi’nden Emrah Atasoy’a, Teknoloji Danışmanımız Filiz Dağ’a, Uzun Metraj Program Direktörümüz Kerem Akça’ya, Festival Koordinatörlerimiz Caner Ural, Murat Subay, Hakan Yılmaz ve Ferit Göktaş’a, beni bu süreçte asiste eden Ezgi Yılmaz’a çok teşekkür ederim. Ve beni yalnız bırakmayan şahane Janset Paçal ve İpek Erdem iyi ki varsınız!
Bu yıl festival mottomuzu “Daha derine dal” olarak belirledik. Sizleri 10 - 12 Aralık tarihleri arasında gerçekleşecek Uluslararası Distopya Film Festivali’nde ülke sinemamız için daha derine dalmaya davet ediyorum."
Festival ilk kez “Daha derine dal” sloganıyla 10-12 Aralık tarihleri arasında gerçekleşecek. Gösterimlerin Üsküdar Bağlarbaşı Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleşeceği Uluslararası Distopya Film Festivali’nin yarışma kapsamında birinciye 7.500 TL, ikinciye 5.000 TL ve üçüncüye 2.500 TL ödüllendirilirken ayrıca telif ücreti de ödenecek.
Bu yıl yönetmen Akın Güngör, Ege Üniversitesi Dr. Öğrt. Üyesi Zehra Cerrahoğlu ve kurgu yönetmeni Fırat Terzioğlu’nun 181 farklı ülkeden 200’e yakın başvuru arasından seçtiği 8 film Uluslararası Kısa Film Yarışması’nda “En iyi Film Ödülü” için yarışacak. Başkanlığını yönetmen Babis Makridis’in üstlendiği, oyuncu Damla Sönmez, oyuncu Didem Balçım, görüntü yönetmeni Feza Çaldıran ve film editörü Ali Aga’dan oluşan jüri karşısına çıkacak filmler arasında; Murat Uğurlu’nun “Tapınak”, Fehmi Öztürk’ün “Bir Annenin Sonatı”, Sengthe Vanh Bouapha’nın “The Bureau”, Gökalp Gönen’in “Lal”, George Georgakopoulos’ın “İfigeneia: No More Tears”, Aysun Karaosman’ın “Kauai”, Nadin Altekhina’nın “2040” ve Pierre Dugowson’ın “2030” filmleri yer alıyor.
En iyi senaryo ödüllü ise ; Ulusal Kısa Film Senaryo Yarışması’nda 5 senaryo dereceye girdi. Bahçeşehir Üniversitesi Prof. Dr. Nilay Ulusoy, Öğr. Gör. Volkan Budak ve yönetmen Tunahan Kurt’un 70’e başvuru arasından seçtiği 5 senaryo Ulusal Kısa Film Senaryo Yarışması’nda “En İyi Senaryo Ödülü” için yarışacak
Juri başkanlığını yönetmen Andaç Haznedaroğlu’nun üstlendiği, oyuncu Fadik Sevin Atasoy, oyuncu Cansel Elçin, yapımcı Müge Özen ve yapımcı-dağıtımcı Marsel Kalvo’dan oluşan jüri ; Görkem Arslan’ın “Apati”, Ersin Karahaliloğlu’nun “Ölemeyenler: Öteki Dünya Bileti”, Oktay Aydın’ın “Emülatör”, Mehmet Kanadlı’nın “Danışman” ve Yusuf Afacan’ın “Alışmak” adlı filmleri değerlendirecek.
Evet sinema sanatında umut verici şeyler oluyor. Çalışmalarından dolayı Hatice Aşkın'ı ve sinemaya gönül vermiş tüm arkadaşları kutluyorum, başarılar dilerim.
Belki bir film dünyayı değiştirmez ama filmi izleyen bir kişi dünyayı değiştirebilir. İyi Seyirler.
Yorum Ekle
Yorumlar (0)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
M. Haluk Yalçınkaya
Daha derine dal Uluslararası Distopya Film Festivali...
Dünya'da yaşayan her canlının genellikle düşleri vardır. Bazı insanlar düşlerine ulaşırlar bazı insanlar düşlerini başkaları ile paylaşmaktan mutlu olurlar : ya anlatırlar ya yazarlar ya da sinema ile görselleştirirler.
Sinema büyüsü ile büyümüş biri olarak sinema perdesinde gördüğüm hayaller ya beni içine çekmiş ya da değişik bakış açısına varmışımdır. Sinema sayesinde başkalarının derdini kendime dert, hayalleri hayallerim olmuştur. Tünelin çıkışını ararken ışık tutmuştur...
Hayal kurmak... Ne güzel şey... Ama hayaller bazen sıradanlaşır... Herkes düşmüş aynı hayalin peşine...
Hayaller aynı olunca aşklar da aynı olmaya başlamadı mı ? Oysa hepimiz farklı farklı değil miyiz? farklı renklerle bir arada? Gökkuşağı gibi !
İşte bu sıradanlaşmayı fark ediyorum, bize yeni hikayeler, yeni hayaller lazım.
Son zamanlarda kapıldığım bu düşünce aklımı kurcalamaya başladı.
Ben böyle sinema'da hikayelerin aynılaşmasından muzdarip iken, Hatice Aşkın'ın bir buçuk yıldır çalışmalarını sürdürdüğü Uluslararası Distopya Film Festivalinin basın lansmanına davet etti.
BKM' de yapılan lansman'a gidince gerçekten büyük bir emek ile hazırlanan bu organizasyon beni mutlu etti. Festival direktörü Sevgili Hatice Aşkın'ın sözleri beni duygulandırdı ; " Fikir aşamasından itibaren bir buçuk yıllık hazırlık ve yoğun bir çalışma serüveni sonucunda bugün direktörlüğünü üstlendiğim Uluslararası Distopya Film Festivali’ni görkemli bir basın toplantısıyla tanıtıyor olmaktan büyük mutluluk duyuyorum.Yıllardır distopya türünde filmler üreten bir yönetmen olarak bireysel mücadeleme şimdi Uluslararası Bağımsız Sinema ve Sanat Derneği çatısı altında tüzel kişi olarak devam ediyoruz. Ülke sinemamız içerisinde farklı türlere alan açmayı misyon edinen yenilikçi bir yaklaşıma ihtiyaç duyduğumuz şu günlerde Uluslararası Distopya Film Festivali’ni distopya türüne dikkat çekmek ve distopya türünde film üretimini arttırmak amaçlarıyla hayata geçiriyoruz.
Sinema bize dünyayı değiştirme ve dönüştürme gücü hissettiren çok güçlü bir sanat dalı. Uluslararası Distopya Film Festivali’nin öncü olarak bu tür için bir kıvılcım başlatmasını, tür çeşitliliğin artmasını sağlayacak büyük ve köklü bir festivale dönüşmesini temenni ediyorum. Bugün burada bu hayali gerçekleştirmemde başta Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü olmak üzere değerli katkılarından dolayı Üsküdar Belediyesi’ne, basın toplantısına ev sahipliği yapan en büyük destekçilerimizden ve danışmanlarımızdan BKM Mutfak’a ve Genel Müdürü Ferat Bilgin’e, Festival Danışmanlarımız Biket İlhan, Emre Oskay, Aydın Orak, Serap Gedik ve Ahmet Küçükkayalı’ya, Sanat Yönetmenimiz Gülşah Elikbank’a, Akademi Danışmanımız olan Oxford Üniversitesi’nden Emrah Atasoy’a, Teknoloji Danışmanımız Filiz Dağ’a, Uzun Metraj Program Direktörümüz Kerem Akça’ya, Festival Koordinatörlerimiz Caner Ural, Murat Subay, Hakan Yılmaz ve Ferit Göktaş’a, beni bu süreçte asiste eden Ezgi Yılmaz’a çok teşekkür ederim. Ve beni yalnız bırakmayan şahane Janset Paçal ve İpek Erdem iyi ki varsınız!
Bu yıl festival mottomuzu “Daha derine dal” olarak belirledik. Sizleri 10 - 12 Aralık tarihleri arasında gerçekleşecek Uluslararası Distopya Film Festivali’nde ülke sinemamız için daha derine dalmaya davet ediyorum."
Festival ilk kez “Daha derine dal” sloganıyla 10-12 Aralık tarihleri arasında gerçekleşecek. Gösterimlerin Üsküdar Bağlarbaşı Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleşeceği Uluslararası Distopya Film Festivali’nin yarışma kapsamında birinciye 7.500 TL, ikinciye 5.000 TL ve üçüncüye 2.500 TL ödüllendirilirken ayrıca telif ücreti de ödenecek.
Bu yıl yönetmen Akın Güngör, Ege Üniversitesi Dr. Öğrt. Üyesi Zehra Cerrahoğlu ve kurgu yönetmeni Fırat Terzioğlu’nun 181 farklı ülkeden 200’e yakın başvuru arasından seçtiği 8 film Uluslararası Kısa Film Yarışması’nda “En iyi Film Ödülü” için yarışacak. Başkanlığını yönetmen Babis Makridis’in üstlendiği, oyuncu Damla Sönmez, oyuncu Didem Balçım, görüntü yönetmeni Feza Çaldıran ve film editörü Ali Aga’dan oluşan jüri karşısına çıkacak filmler arasında; Murat Uğurlu’nun “Tapınak”, Fehmi Öztürk’ün “Bir Annenin Sonatı”, Sengthe Vanh Bouapha’nın “The Bureau”, Gökalp Gönen’in “Lal”, George Georgakopoulos’ın “İfigeneia: No More Tears”, Aysun Karaosman’ın “Kauai”, Nadin Altekhina’nın “2040” ve Pierre Dugowson’ın “2030” filmleri yer alıyor.
En iyi senaryo ödüllü ise ; Ulusal Kısa Film Senaryo Yarışması’nda 5 senaryo dereceye girdi. Bahçeşehir Üniversitesi Prof. Dr. Nilay Ulusoy, Öğr. Gör. Volkan Budak ve yönetmen Tunahan Kurt’un 70’e başvuru arasından seçtiği 5 senaryo Ulusal Kısa Film Senaryo Yarışması’nda “En İyi Senaryo Ödülü” için yarışacak
Juri başkanlığını yönetmen Andaç Haznedaroğlu’nun üstlendiği, oyuncu Fadik Sevin Atasoy, oyuncu Cansel Elçin, yapımcı Müge Özen ve yapımcı-dağıtımcı Marsel Kalvo’dan oluşan jüri ; Görkem Arslan’ın “Apati”, Ersin Karahaliloğlu’nun “Ölemeyenler: Öteki Dünya Bileti”, Oktay Aydın’ın “Emülatör”, Mehmet Kanadlı’nın “Danışman” ve Yusuf Afacan’ın “Alışmak” adlı filmleri değerlendirecek.
Evet sinema sanatında umut verici şeyler oluyor. Çalışmalarından dolayı Hatice Aşkın'ı ve sinemaya gönül vermiş tüm arkadaşları kutluyorum, başarılar dilerim.
Belki bir film dünyayı değiştirmez ama filmi izleyen bir kişi dünyayı değiştirebilir. İyi Seyirler.